DENEYIME in English translation

• experience
• experiment

Examples of using Deneyime in Turkish and their translations into English

Ve kısa vadede Dr. Zimmanın yerini alabilirsiniz. Farklı hastanelerde 20 yıllık deneyime sahipsiniz.
You have 20 years of experience in different hospitals and may in the short term to replace Dr. Zimman this clinic.

Ve sonra iki numaralı… onu dönüştüren bu deneyime sahip mi? Ya şaman olarak başlarsa.
He has this experience that transforms him? What if he starts out as a shaman, and then in act two.

içeren… daha çok insansız görev… ve uzun süreli uzay uçuşlarında daha fazla deneyime ihtiyacımız olacak.
including rovers… balloons and return- sample missions… and more experience in long duration space flight.

Yaşındaki normal bir kız bunlarla ilgili çok deneyime sahip olurdu.
This is what a date is. A typical girl would have experienced lots of them by the time she's 19.

utanıp sıkılamadan kendilerini deneyime teslim etme yeteneklerinden dolayı.
their ability to unselfconsciously surrender themselves to the experience.

Tamam, eğer tekrar olursa, belki de deneyime biraz daha açık olmalısın.
Okay, if it happens again, maybe you should be a little bit more open to the experience.

Sağ ol ahbap. 5 yıldan sonra sanırım gerçek deneyime hazırım.
Thanks, man. You know, five years' practice, I think I'm ready for the real thing.

Eğer biri olarak bana grev nedeniyle Ben bu söz Deneyime sahip ikili bir hayat lider.
As someone with experience leading a dual life. I mention this because you strike me.

CIArb çok farklı mesleki ve akademik geçmişten profesyonelleri bireysel yetenek, mesleki bilgi ve deneyime bağlı olarak dört farklı sınıfta üyeliğe kabul etmektedir.
There are two Affiliate grades and four Professional grades of membership in IMIS, reflecting an individual's level of academic and experiential qualifications.

SBY ile Beş büyük kişilik faktörü arasındaki ilişkiyi ele alan çalışmalar, yüksek SBY ile düşük deneyime açıklık ve uyumluluk arasında bir ilişki ortaya koymuştur.
Studies on the relationship of SDO with the higher order Big Five personality traits have associated high SDO with lower openness to experience and lower agreeableness.

Bu çalışmaların meta analizi, düşük uyumluluk ile olan ilişkinin, deneyime açıklık ile olan ilişkiden daha güçlü olduğunu göstermektedir.
Meta-analytic aggregation of these studies indicates that the association with low Agreeableness is more robust than the link to Openness to experience.

Antiçin muazzam deneyime sahip olduğunu ve Sırbistanın diğer yenilgilerin yanı sıra Arjantine 6-0 mağlup olduğu Almanyadaki son Dünya Kupasındaki utanç verici şekilde elenmesi sonrasında'' milli takıma inancını geri getirdiğini'' söyledi.
Antic has tremendous experience and he brought back our faith in the national team," he said, following Serbia's embarrassing elimination in the last World Cup in Germany, when it lost 0-6 to Argentina, among other losses.

üreticisinin Dünya Ralli Otomobili sınıfında şansını denemek için yeterli deneyime ve bütçeye sahip olduğunu kanıtladı.
the 2L World Champion('96,'97,'98), proving its maker had accumulated enough experience, and budgets, to take a chance at the reign category, the World Rally Car class of rallying cars.

üst düzey yöneticilerin genel olarak önemli ölçüde uluslararası deneyime sahip olmalarını sağlama gibi bazı alanlarda hala ciddi derecede eksikleri olduğuna işaret ediliyor.
on this specific factor, the report finds it still deficient in some areas, such as implementing ethical corporate practices and ensuring that senior managers have generally significant international experience.

şöhrete değil… deneyime açtı, yeni yerler görmeye, bir şeyler başarmaya… olup biteni görmeye, kim olacağını anlamaya açtı.
he was hungry for experience, for getting out, for doing it… for seeing what was out there, seeing who he could be.

sinir sisteminin deneyime açıklığıyla birleştirdiğinizde elde ettiğiniz şey aslen bilginin kazanımıdır.
openness of the nervous system to experience, what you have got is the acquisition of knowledge, in fact.

Geoana,'' Romanyanın sadece deneyime değil, sadece tanımlanmış jeopolitik bir profile de değil,
I think Romania already has not only the experience, not only a defined geopolitical profile,

Bu yaklaşımlar genel deneyime dayanmaktadır ve farklı modaliteleri doğrudan karşılaştıran tek randomize kontrollü çalışma, küçük( 10 mmden az) nispeten genel durumu iyi, anevrizmal SAKlı tüm
These approaches are based on general experience, and the only randomized controlled trial directly comparing the different modalities was performed in relatively well people with small(less than 10 mm) aneurysms of the anterior cerebral artery

barış oluşturma ve ulusal kurumları geliştirme alanlarında geniş deneyime'' sahip olduğunu söyledi.
Simonovic was chosen from 128 candidates from all over the world, and that he has"extensive experience in the fields of international development, human rights, peace building and development of national institutions, which he has addressed at the political and academic levels.

özümsenmeden önce belirli bir matematiksel olgunluk ve deneyime gereksinim duyulmasıdır.
more difficult to learn, and require a degree of mathematical maturity and experience before they can be assimilated.