Examples of using Devin in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Devin sağ kolu olmuşsun. Ben de.
Devin kollarında hiçbir şey yok!
An8} Devin kollarında hiçbir şey yok!
Devin düşmanı benim de düşmanım.
Devin telefonu oteldeyken üstünde yoktu
Ayrıca devin arp oyuncağını görmelisin.
Devin telefonu oteldeyken üstünde yoktu ama şimdi telekom şirketiyle görüştüm.
Ama çocuk çok küçüktü ve bu görüntü devin kalbini eritti.
Sahil, Devin Kazanı.
O devin gün ışığına çıkmasına müsaade etme!
Hedef Devin, insanların yoğun olduğu bölge ilgisini çekiyor.
Ne var ne yok Devin?
Bu Devin Gaines.
Devin 307ye taşınıyor.
Devin burada!
Kathy Devin gitti diye mesaj attı.
Ve Devin vücudunu süzdüğünde gülümsemiş.
Devin uykuya dalmasını bekleyeceğiz.
Devin uykuya dalmasını bekleyecek vaktim yok.
Devin kırmızı cüce dönemi aslında.