Examples of using Devletin in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bu, devletin en yüksek mertebelerinden gelen destekle yapılan koordine askeri bir çabaydı.
Orada hayvan hastalıkları için devletin bir araştırma laboratuarı var.
Devletin kağıdının yüzü, en keskin kılıçtan daha keskindir.
Onlar devletin çörekleri.
Ben Sosyal Devletin ölümünden ve milliyetçiliğin zaferinden korkuyorum.
Devletin anlaşılabilir sebeplerine ahlaki zorunluluklar
Sanırım, devletin onu tekrardan almasına neden olacak kadar şiddet eğilimliymiş.
Yani bu devletin suçu, elbette.
O devletin malı.
Devletin sizden talep ettiği malzeme siparişini öylece reddedemezsiniz.
Devletin birçok inşaat işinin başında bulundu.
Şimdi devletin eğitim programı ön koşullarından haberdar mısın?
Bo devletin malı.
Devletin patronu benim, ama bakanlarım benden daha çok çalışır.
Bu devletin parası 32 milyar dolar.
Ama onlar devletin çöp kutuları.
Devletin parası bu. 32 milyar dolar.
Bu devletin konusu, değil mi?
Devletin parası Albanye geliyor.
Bir üste ya da devletin güvenli evlerinden birinde kalmam.