Examples of using Devralma in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
YıIdızlar ortaya çıkacaktır. Nöbeti devralma vaktin geldi.
Babanın çiftliğini devralma.
Bay Agos, Lemond Bishopun bütün davalarını devralma konusunda ısrarcı oldu mu?
Adın neydi?'' Devralma Kralı.
Bu delilik. Devralma.
Jarvis Tüm Kasa sistemlerini devralma işlemini başlat.
Ve bunu bana devralma kapışmasının ortasındayken söylemek zorunda olduğu için söyledi.
Viva Ventures, devlet telekom şirketi BTCyi devralma kontratının zımni bir anlaşmayla onaylanıp onaylanmadığı konusunda bir karar istemiyle, Bulgar Yüksek İdari Mahkemesine temyize başvurdu.
Devralma planı işlediğinde
Evet. Ve bunu bana devralma kapışmasının ortasındayken… söylemek zorunda olduğu için söyledi.
Union İlçesindeki eyalet hapishanesini… devralma sözleşmesiyle çok meşgul olmalısınız.
Ve evet, iki kimliği belirsiz maktulün otopsi araştırmalarını Dr. JeweIdan… devralma görevi bana verildi.
Ve evet, iki kimliği belirsiz maktulün otopsi araştırmalarını Dr. JeweIdan… devralma görevi bana verildi.
Muhtemelen bir sonraki devralma kurbanı kaldıraç için. Olsonın bir saldırı planladığına inanmak için sebeplerimiz var.
Muhtemelen bir sonraki devralma kurbanı kaldıraç için. Olsonın bir saldırı planladığına inanmak için sebeplerimiz var.
Louis, yarın sabah onu devirmezlerse öğleden sonraki devralma seçimini kaybederler.
Bu küçük şirketi devralma… durdurabilirler mi, şimdi söyle bana.
Bu olaylar içerisinde güzel bir devralma olmadı ama bilin diye söylüyorum kadro değişimi falan olmayacak.
Şirketlerde, devralma, bir şirketin( hedef) bir başkası tarafından satın alınmasıdır devralan ya da teklif veren kişi.
Devralma tartışmalıydı, çünkü Nestlé İsviçre yasaları uyarınca benzer devralım girişimlerinden etkili bir şekilde korunuyordu.