DOKULAR in English translation

• tissue
• textures
• grafts
• tissues

Examples of using Dokular in Turkish and their translations into English

Yapamam, dokular çok kırılgan.
Can't because the tissue is too friable.

Dokular suyla dolmuş.
The tissue was waterlogged.

Dokular çıkartıldığında Walterın durumu ne olacak?
After the tissue has been removed, what happens to Walter?

Dokular kanla dolmadıkları için farklı bir tepki verirler.
The tissue, not being infused with blood, reacts differently.

Dokular neredeyse yeni gibi görünüyor.
The tissue. Looks almost new.

Ve bu dokular çok pahalı.
And the tissue's very expensive.

O halde, dokular beton dökülmeden önce ayrışmış olmalı.
So, the tissue must have decomposed before the concrete was poured.

Dokular kalınlaşır… Parmakları kasar.
The tissues thicken contracting the fingers.

Dokular ya da mikroskobik şeyler.
Fibers or some microscopic.

Dokular çürümüş.
Tissue's necrotic.

Bu tip dokular kaçış bağ dokusu olarak adlandırılır
This type of tissue is called catch connective tissue

Dokular parçalanmış.
The tissue's torn.

Fotomontajları dokular, vektörel formlar
I mix photomontages with textures, vector shapes,

Ama bazı dokular kangrenli gibi görünüyor.
But some of this tissue looks gangrenous.

Kan, dokular, hiç bir şey midemi… bulandırmadı.
The blood, the tissue-- none of it bothered me.

Dokular, bütün yağlardan ve sudan arındırılmıştır.
All fat and water has been extracted from the tissue.

Dokular öyle derine inmiş ki kan aktı Jay.
The fibres were so deep under her nails that they drew blood, Jay.

Dokular neredeyse yeni gibi görünüyor.
Looks almost new. And the tissue.

Dokular neredeyse yeni gibi görünüyor.
And the tissue looks almost new.

Dokular neredeyse yeni gibi görünüyor.
Looks almost new. The tissue.