Examples of using Durumunla in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Durum ciddi gibi.
Durum artık farklı.
Yani durum onun değerlendirmesine mi bağlı?
Durum bu.
Durum biraz fiziksel oldu.
Ama durum birden ciddileşti.
Durum açık, çok açık.
Durum iyi değil.
Beyefendi de bana durumu izah ediyordu.- Evet, duydum.
Durum şu, Dr Lovell: Ben haberciyim.
O bu durumda, çünkü gökyüzü parıldayıp duruyor!
Evet.- Durum içler acısı.- Hayır!
Şirket tehlikedeyse bu durum CEO olarak benim suçumdur.
Şehirlerinde durum aynı. Modern dünyanın tüm.
Durumu nasiI? Ameliyattan henüz çikiyor.
Kardeşim söz verdiğim gibi iyi durumda, o yüzden… Abraham? Abraham?
Durum ümitsiz değil.
Jefferson acı çekiyor ve durumu kötü.- Ben Gambi.
Durum nasıl orada?