Examples of using Elmaslara in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bu elmaslara dokunan herkesin Meraklı.
Elmaslara gelirsek, bir tane serçe parmağımda var.
And as for diamonds I have got one on my pinky ring.Shackı sizi elmaslara ulaştırsın diye mi bıraktınız?
He would lead you to the diamonds? You let Shack run so that?Shackın gitmesine sizi elmaslara götürebileceği için mi izin verdiniz?
You let Shack run so that he would lead you to the diamonds?Elmaslara bak.
Check the diamonds.Elmaslara seri numarası koyarken geliştirildi.
It was developed to put serial numbers on diamonds.Dönmemi beklerken, elmaslara göz kulak oluyor.
Elmaslara o kadar para ödedikten sonra ilgi görmemesi bizi mahvediyor.
Elmaslara havaya karışıp yok oldu ve paniklemeye gerek yok öyle mi?
Into thin air and there's no need to panic? of diamonds have vanished?Elmaslara doğduğumu herkes bilir.
Everyone knows I was born into diamonds.Biri elmaslara bakmak zorundaydı.
Someone had to look after the diamonds.Şu elmaslara bak.
Look at the diamonds.Küçük taşlar elmaslara benziyor.
Small stones like diamonds♪.Küller küllere, elmaslar elmaslara.
Ashes Fakat ben seni, elmaslara ve kürklere boğamam.
But I can't shower you with diamonds and furs.They needed Şu kadındaki elmaslara bak.
Check out the diamonds on that lady.Ya onları kapı dışarı etmeli, ya da elmaslara veda etmeliyiz.
We must get them out or kiss the diamonds goodbye.Küller küllere, elmaslar elmaslara.
Silahları almak için elmaslara ihtiyacımız var.
We need the diamonds to buy 
