Examples of using En önemli şeysin in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Phoebe, hayatımdaki en önemli şeysin.
Ben'' sen en önemli şeysin'' derken kast ettiğim şey,… benden, mutluluğumdan ve yeni aşklarımdan sonra gelen en önemli şeysin.
Bak, şimdi bunun hakkında düşündüm, sen en önemli şeysin hayatımda, ama bir şey dengeyi sağlayamıyor diğeri sağlıyor mu?
Bak, şimdi bunun hakkında düşündüm, ama bir şey dengeyi sağlayamıyor diğeri sağlıyor mu? sen en önemli şeysin hayatımda.
Barış en önemli şeydir!
Şu an yasalar en önemli şeyler değiller.
En önemli şey bu.
Hayatımdaki en önemli şeyden bahsediyorsun.
Mutlu olmak en önemli şeydir.
Ve bu sürede öğrendiğim en önemli şey ne?
Yemek yaparken en önemli şey nedir?
Onlara öğretmem gereken en önemli şeyler bunlar diye düşünüyorum.
Burda en önemli şey duygularınızı göstermek
Ama bilmekten ve güvenmekten sonra en önemli şey nedir biliyor musun?
Bu en önemli şey.
En önemli şey sensin.
Dikkat etmeniz gereken en önemli şey ellerinizin hareketleri.
Senden öğrendiğim en önemli şey nedir, biliyor musun?
En önemli şey, gözlerini ve kulaklarını açık tut.
Hangi muhtemelen en önemli şeydir. Ve sonuçta, o gerçekten sıcak baktı.