Examples of using Endişelenmiyor musun in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Wanda, seyircinin bu numarayı anlayacağından… endişelenmiyor musun?
Onun için endişelenmiyor musun?
Olabilecek şeyler hakkında Kesinlikle. endişelenmiyor musun?
Sana şeyi sorabilir miyim… Hiç endişelenmiyor musun?
Can I ask you, are you at all worried?Kristy konusunda endişelenmiyor musun?
Aren't you worried about kristy?Olabilecek şeyler hakkında Kesinlikle. endişelenmiyor musun?
Absolutely. You're not worried about what might happen?Birinin, beni öyle çağırmanı duymasından endişelenmiyor musun?
Aren'tcha worried someone will hear you call me that. Oh,?Ateşi düştüğünde daha iyi hissedeceğim.- Endişelenmiyor musun?
You're not worried? I will feel better when we knock this fever down?Ortaklar bunu garip karşılayabilir diye endişelenmiyor musun?
You're not worried that the partners might find it a bit strange?Ve bütün bunların kardeşini nasıl etkileyeceğinden endişelenmiyor musun?
And you're not worried at all about how that might affect your little sis?Bunun hakkında endişelenmiyor musun?
You're not concerned about that?Endişelenmiyor musun? Yoon?
Yoon.-Aren't you worried?Randy için endişelenmiyor musun?
Aren't you worried about Randy?Onun için endişelenmiyor musun?
Aren't you concerned about her?Ama endişelenmiyor musun?
But aren't you curious?Onun için endişelenmiyor musun?
Aren't you worried about him?Cıvadan endişelenmiyor musun?
Aren't you worried about mercury?Endişelenmiyor musun.
Don't youworry.Hiç endişelenmiyor musun?
Are you worried about her?Böyle görülmekten endişelenmiyor musun?
Aren't you worried being seen like this?
