Examples of using Fotoğraflara in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
O peruğu takarken hangi eşyayı çaldığını görmek için fotoğraflara bakacağız.
Çocuklar, bu harika fotoğraflara bakmalısınız!
O zaman partilere ve fotoğraflara güle güle.
Evet, doğru. Ne aptalım, fotoğraflara tarih atmamışım.
Arasıra aile albümümüzdeki fotoğraflara göz atmalısın.
Buraya ilk geldiğimde ben de eski fotoğraflara bakar dururdum.
Bu yüzden onu unutmamak için bazen bu fotoğraflara bakıyorum.
Şu fotoğraflara bir bak.
Beni fotoğraflara bakmak için içeri davet etti, bana bir bira verdi.
Fotoğraflara bakmaktan hoşlanacağını düşünmüştüm.
Fotoğraflara bak.
Uh, şey, fotoğraflara dayanarak, Müdahaleci biri.
Fotoğraflara bakalım.
Şu fotoğraflara bakarak yerimizi anlamalıyız Sir Thomas.
Peki fotoğraflara ne diyorsun?
Fotoğraflara bak.
Eski fotoğraflara bakmak ama kendi yüzünü tanıyamamak?
Angela, fotoğraflara ve detaylandırılmış ölçülere göre yüz yapılandırma üzerinde çalışıyor.
Fotoğraflara bayılıyorum, dostum.
Ben fotoğraflara bakacağım.