Examples of using Fuarın in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Fuarın uluslararası bölümü 3 Eylülde sona ererken,
Roxburydeki çok kültürlü öğrenciler arasında Fuarın sadece drama kulübüne para toplamakla kalmayıp,
Bir adam bana yaklaşıp, fuarın yapıldığı bina hakkında bilgi vermeme karşılık bir kaç bin dolar önerdi.
Wayne bu Fuarın,… temiz ve aydınlık bir cennet olacağına söz verdi. Güzel deneme.
onun üstüne atlayıp, fuarın geri kalanını bisikletle tamamlayacaksınız.
Bu fuarın geleceklerini düşünen öğrenciler için olduğunu net bir biçimde açıkladığımı sanmıştım.
Fuarın etrafındaki bazı barlar ve restoranlar katılımcılar için… o tarz yemekler yapıyor.
Duyurmak isterim ki Mavi Şahin filminin tamamını fuarın son günü göstereceğiz.
Büyük AC jeneratörleri tüm fuarın elektriğini sağlayacak ve böylece kurduğu sistemin büyük ölçekte de çalışabildiğini ispatlayacaktı.
Bununla bana fuarın son günü October Yayımcılığın hediyesini getirmiş oldun.
Fuarın bu yılki yıldızı, Misha Glennynin çok satan siyasi kitabı McMafianın Hırvatça birinci basımı oldu.
Fuarın teması Portekizin okyanus keşiflerinin başlamasının 500. yılı anısına'' Okyanuslar, gelecek için miras'' olarak seçilmiştir.
Cumartesi günü, fuarın son günü, bir cadı mahkeme karşısına çıkacak!
Fuarın ana sembolü olan Unisphere bile… Dünyanın kozmostan geniş açılı görüntüsüydü.
Bununla bana fuarın son günü… October Yayımcılığın hediyesini getirmiş oldun.
Fuarın ve Euclidin kenarına inşa edilmesi planlanan Walmarttan haberiniz var mı?
Fuarın sorumlusu genç Hırvat girişimci Vicenco Blagaiç,'' Bilet fiyatını geçen yılki 9,5 avrodan[ bu yıl] hafta içi 6,8 avro, hafta sonuysa 8,2 avroya düşürdük.'' dedi.
Efendim, fuarın uygun olduğunu.
Geçen sene roket fuarın da;
Evlat, bu fuarın en iyi oyuncususun!