GÖRMEK IÇIN BURADAYIZ in English translation

Examples of using Görmek için buradayız in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Biz Avrupayı görmek için buradayız saçma bir heykeli değil.
We're here to see Europe, not some crappy statue.
Arkadaşlarım ve ben Jerryyi görmek için buradayız.
My friends and I are here to see Jerry.
Afedersiniz. Biz dekanı görmek için buradayız.
Excuse me. We're here to see the dean.
Tahmin ediyorum ki ikimiz de aynı şeyi görmek için buradayız.
I'm assuming we're both here to see the same party.
Mary, biz Petei görmek için buradayız.
Mary, we're here to see Pete.
Yangın müfettişi? Mr. Wardı görmek için buradayız.
The fire inspector? We're here to see Mr. Ward.
Merhaba. General Harding ve Valentinei görmek için buradayız.
We're here to see Generals Harding and Valentine Hello.
Merhaba. General Harding ve Valentinei görmek için buradayız.
Hello. We're here to see Generals Harding and Valentine.
Tamam mı? Birini görmek için buradayız.
We're here to see somebody. Okay?
Bizden ne çaldıklarını görmek için buradayız.
We're here to see what they have stolen.
Bizden ne çaldıklarını görmek için buradayız.
We're here to see what of ours they have stolen.
Haklı… bu şeyin kanının neler yapabildiğini görmek için buradayız.
She's right… we're here to see what this thing's blood can do.
Evet, beyefendi, kız kardeşimi görmek için buradayız, Fanny Dorrit.
Yes, sir, we're here to see my sister, Fanny Dorrit.
Haklı-- bu şeyin kanının neler yapabildiğini görmek için buradayız, bu yüzden bunu yapalım.
We're here to see what its blood can do. so let's get on with it.
Seldomun arkadaşını görmek için buradasın. Öyle değil mi?
You're here to see Seldom's friend, aren't you?
Beni görmek için buradasın, değil mi?
You're here to see me, right?
Nasıl olduğunu görmek için buraya geldim.
So I came here to see how Wilf was getting on.
Seni görmek için buraya geldim. Hayır bebeğim.
No, baby, I… I came here to see you.
Nasıl olduğunu görmek için burdayım.
I'm here to see how you are.
Seldomun arkadaşını görmek için buradasın.
You're here to see Seldom's friend, aren't you?
Results: 50, Time: 0.0188

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English