GÜNCELLEMELERINI in English translation

updates
bilgi
haber
son durum
yeni
güncelleme
güncelleştirme
bir gelişme
bilgilendir
son durumu hakkında bilgi
upgrades
yükseltme
güncellemesi
geliştirmeliyiz
geliştiriyor musun
güncellenmiş
modernizasyonuna
yükseltin
kavuşana dek

Examples of using Güncellemelerini in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Computer category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
Vasiyetimi güncellemeyi neredeyse bitirdi.
He's almost done updating my will.
Hata güncelleme kipinde başlat. Seçime bağlı-- package alınabilir.
Start in bug updating mode. Can take an optional--package.
Mikrogünlük durumunuzu güncelleyin ve görüntüleyinName.
Update and view your microblog status.
Aslında, twitterını güncellemeyi bir kaç saat önce bıraktı.
Actually, she stopped updating her Twitter feed a few hours ago.
Altı üstü güvenlik güncellemesi. Dünyanın sonu değil.
It's a security upgrade, not the end of the world.
Profilini güncellemeyi seç.
Choose updating your profile.
Güncellemeye Zorla.
Force& Update.
Ya güvenlik güncellemesi yüzünden bütün kapılara elektrik verilmişse?
What if all the doors in the museum are electrified because of the security upgrade?
Dağıtım güncellemesi tamamlandıName.
The distribution upgrade completed.
Dağıtım güncellemesi bir hata ile tamamlandıName.
The distribution upgrade completed with an error.
Belki de sistem güncellemesine ihtiyacı olan sizin zırhınızdır.
Perhaps it is your armor that needs a system update.
Yazılım güncellemesi yapıyoruz.
We're doing a software upgrade.
Blogunu güncellemeyi neden bıraktın? Okumayı hep dört gözle beklemiştim.
Why did you stop updating your blog? I always looked forward to reading it.
Telefon defterini güncelle, köpekleri tımara götür,
Update phone sheet, take dogs to groomer,
Ee Depoda bilgisayar güncelleme işleri nasıl gidiyor? Fena değil?
So how's the computer upgrade working at the Warehouse?
Kayıtlarınızı güncellemeyi hiç düşündünüz mü?
Do you ever think about updating your records?
O güncelleme, sadece konuşma şeklini değiştirmedi.
That upgrade didn't just change the way you talk.
Ajandamı güncelliyor ve Jayle Sessiz Bobu bekliyorum.
Updating my calendar and waiting for Jay and Silent Bob.
Ve güncelleme yapılıyor. Oleg, nasıl girdin buraya?
Oleg, how did you get in here? And updating.
Ve güncelleme yapılıyor. Oleg,
And updating. Oleg,
Results: 47, Time: 0.0266

Güncellemelerini in different Languages

Top dictionary queries

Turkish - English