Examples of using Gate in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Birdenbire Campden Hill Gatede bir daire kiralamak istedi canım.
Kaliforniya South Gatede doğmuş ve San Diego, Kaliforniyada yetişmiştir.
Regent Gatede bir evi var.
Johnston Gatede yürüyoruz Harvardın bahçesine doğru.
Büyüleyici Notting Hill Gatede hiçbir ücret ödemeden… muhteşem bir haftasonu kazandın.
Maç Bristoldeki Ashton Gatede oynandı.
GATE bunu öğretiyor.
GATE kişisel özgürlüğe giden yolu bulmamızı sağlar.
GATE Şirketinin en üst satış elemanlarından birisi aslında.
GATEde seninle tanışmaya can atan bir sürü kişi var.
Gateler çoğuldur.
Arkadaşlarının Gatesi kapattığını bilmek daha mutlu olurdu.
Gatede kıvılcımlar oluyor ve tüm sahnelerde görünüyor.
Gaten… -Tamam, peki. Geldiğin için çok teşekkürler.
Gaten, sen böyle oturacaksın.
Hey. Gaten için antiasidin var mı acaba?
Gaten, iyi misin?
Gaten, iyi misin? Gaten?
Gaten… -Tamam, peki. Geldiğin için çok teşekkürler.
Ben bu tarz teknolojinin Bill Gatesiyim.