Examples of using Geri dönmekte in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Şehre geri dönmekte aceleci davranmanın… birçok insanın hayatını sonsuza dek değiştirdiğini unutmayalım.
Şehre geri dönmekte aceleci davranmanın… birçok insanın hayatını sonsuza dek değiştirdiğini unutmayalım.
Mr. Connerty, Axelrod meselesi bittiğine göre… çiftliğe geri dönmekte özgürsün.
Lunar Yedide özgür olduğum anda hepiniz geri dönmekte özgürsünüz. Söz veriyorum.
seçtiğin gündeme geri dönmekte serbest olacaksın.
Berlin Bürosu yeterince işlevsiz hale getirildiğinde kendi seçtiğin yola geri dönmekte özgürsün.
Başkan Kennedy, acilen Amerikaya geri dönmekte ve Alman halkının iyi dileklerini de beraberinde götürmektedir.
Sahne ışıklarına geri dönmekte bayağı zorlanmışsınız değil mi Bay McKinney?
Başkan Kennedy, acilen Amerikaya geri dönmekte… ve Alman halkının iyi dileklerini
Savunma kapasitemiz, gezegenimize olan saldırıları durdurabiliyor, ama geri dönmekte olan insanlarımızı durdurmak için ellerinden geleni arkalarına koymuyorlar.
yaşamak ve geri dönmekte öyle… bazıları zamanla yaşama isteğini kaybeder.
balık sürülerine götürmeye başladığını belirten Fiorenini, ABDli turistlerin ise geri dönmekte yavaş davrandığını söylüyor.
Geri dön arkadaşım ve şu çocuğun şarkısını dinle.
O zaman geri dön, ya da bizi bırak.
Hayır, geri dön pislik, prova yemeğine hâlâ yetişebilirim.
Geri dön kızarkadaş ve o çocuğun şarkısını dinle.
Springfielda geri dönmek korkaklara göre bir yoldur.
Onun için geri dönmek… ölmüş ailesinin küllerini yeniden alevlendirmek gibi gelecektir.
Sen fenere geri dön. Şapelde değil.
Hemen buraya geri dön! Hugh Janus!