Examples of using Girmesi in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Uydunun devreye girmesi ne kadar sürecek?
Tamam, bu işin üstesinden gelebilmesi için Castleın evine girmesi gerekiyordu.
Bunun… kalbine… girmesi gerek.
Gerçek anlamda. Dekanın derse girmesi, hayatımıza kötü karakter girmesi gibiydi.
Bu sınava girmesi gerekiyor.{ Y: i} Üniversiteye girmeyi planlayanların.
Ama hep Rosie okula başlayınca düzene girmesi gerekeceğini söylerdim.
Annenin anlaşmasında telekomünikasyon aletlerine… ve bilgisayara girmesi özellikle yasaklandı.
Michaelın nakil listesine girmesi gerekiyor.
Annenin anlaşmasında telekomünikasyon aletlerine… ve bilgisayara girmesi özellikle yasaklandı.
Marburyye girmesi zaten zordu Adamı duydun.
Ameliyata girmesi gerek.
Diyete girmesi gereken kişi sensin, ben değil.
Birine sığınağa girmesi için yetki vermeniz gerekiyor.
Birine sığınağa girmesi için yetki vermeniz gerekiyor.
Öyleyse, üniversiteye girmesi için yardım et.
Hayatıma girmesi için.
Nankör oğlumun bu kapıdan girmesi gerçek bir üçkağıtlık gerektirir çünkü.
Diyalize girmesi gerekiyor.
Nataleye o uyuşturucu alışverişine girmesi karşılığında Leahın hayatını verdin.
Cennette girmesi yasaklanmış olan birinin ruhu.