Examples of using Gray in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Gray, bir numara.
Gray Inn hareketi başarılı olmuş.
The move to Gray's Inn has been a success.Gray güvenli evinden bir laptop çaldı.
He stole a laptop from the Gray safe house.Gray konuşuyor.
This is Gray.Gray ile konuşmalıyız.
We have Bak, Gray ile konuşmalıyız ve sen bizimle geliyorsun.
Look, we have Gray kızkardeşim.- Hayır.
Gray'' in içinden'' R'' harfini çıkar ve işte karşında!
As in, take the R out of Gray, and bingo!Gray, kız kardeşim.- Hayır.
Gray's my sister.- No.Adım Gray ama daha fazla kısaltırsam'' Gra'' olacak.
I'm Gray. You can't really shorten that or it would be Gra.Gray'' in içinden'' R'' yi çıkar.
As in, take the R out of Gray.Gray kızkardeşim.- Hayır.
Gray's my sister.- No.Gray, kız kardeşim.- Hayır.
No.- Gray's my sister.Gray gibi ilkeleriniz varsa öyle.
It does if you're Gray tekrar işe atılıyor,
Gray's going into business again,Bu yüzden buradaki dairemi Gray kendi ayakları üzerinde duruncaya dek ona bırakacağım.
So I have lent them my apartment until Gray is back on his feet.Gray tekrar işe atılıyor, bulabileceği tüm yardımlara ihtiyacı olacak.
And he will need all the help he can get. Gray's going into business again.Barry Gray Showda bundan bahsetmiştim.
I discussed that on Barry Gray's show.Gray! Bu o!
It's him! It's Gray!Francis Gray Powers tarafından kullanılan çok gizli ajan uçağımız.
