HALIME in English translation

halima
halime
self
benlik
öz
haline
kendi kendini
kişiliğini
kimliğini
so
yani
peki
öyle
yüzden
kadar
böylece
o yüzden
demek
ki
de
and
ve
ayrıca
peki
edip
hem
sonra
ise
arasında
then
sonra
o zaman
ardından
peki
böylece
derken
öyleyse
o halde
halde
zamanlar
made
yapar
yapan
daha
yapıyor
yapalım
yapar mı
kıl
yap
yapın
açın
halime

Examples of using Halime in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Lütfen gidin ve beni kendi halime bırakın.
And let me be that on my own. So… please go.
Merhaba Halime, nasılsın?
Hello Halima, how are you?
Ama şu halime bak.
And look at me.
Hıhı, yarın eski halime döneceğim.
Yeah, I will be back to my old self tomorrow though.
Halime, iyi misin?
Halima, are you alright?
Şu halime bak seninle oturmuş, içiyoruz.
And look at me now, just sitting here, drinking with you.
iyi halime dönüyorum.
better self. Good for you.
Lütfen gidin ve beni kendi halime bırakın.
And let me be that on my own. please go So.
O işi sen yapamazsın Halime, boş ver.
You can't do that Halima, leave it.
Halime bak! Aşka inanmıyorsun bile!
And look at me. You don't believe in romance!
Ama artık eski halime dönüyorum.
But I'm just now getting back to my old self.
Lütfen gidin ve beni kendi halime bırakın.
Please go… and let me be that on my own. So.
Onu bulmuşlar, Halime.
They found him, Halima.
Şu halime bak.
And look at me.
Çok eski halime.
Very old self.
Lütfen gidin ve beni kendi halime bırakın.
Please go… So… and let me be that on my own.
En azından biraz su iç, Halime.
Take at least some water, Halima.
Aşka inanmıyorsun bile! Halime bak!
You don't believe in romance! And look at me!
Onu görürsen, Halime.
If you see her, Halima.
Ben evlenmek üzereyim, halime bakın.
I'm about to get married, and look at me.
Results: 107, Time: 0.0579

Halime in different Languages

Top dictionary queries

Turkish - English