Examples of using Hasada in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Hasanı tanıyorsun, değil mi?
Hangi Hasana?
Sana ve Hasana iyi davranmadım mı?
Hasanı yakalama işinde tebrikler.
Hasan Celal Güzelin de dayısıdır.
Şeyh Hasanı nereye götürüyorsunuz?
Ortak olarak Şeyh Hasanı sana tercih etmedi mi baba?
Şeyh Hasana dokunacak olursanız ölürsünüz.
Hasanı tanıyor musunuz?
Hasan bu!
Hasanla sen yakın arkadaş değildiniz.
Hasan işinden bahsederse müşterimiz
Hasanın ihanete uğramış olması daha muhtemel, değil mi?
Hasanı öldürmem için bana para teklif etti.
Hasana ihanet ettim.
Yani Hasanı yakalatman kendini korumak içindi.
Hasanın yakalandığı gün biriyle telefonda konuşmasını duymuştum.
Hasan neden bu işte?
Hasan, markete uğrayıp birkaç şey alsana.
Bu Hasanın onları canlı son görüşüydü.