HASTALARININ in English translation

patients
hasta
bir hastam
sabırlı
hastan
sabredenler
sabret
sabirli
ill
hasta
kötü
kötülük
hastalık
hastaydı
hastalandı
patient
hasta
bir hastam
sabırlı
hastan
sabredenler
sabret
sabirli

Examples of using Hastalarının in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Veronica gibi Alzeimer hastalarının ilaçlarını alması lazım
Alzheimer's patients like Veronica need their meds,
Son üç ayın hastalarının kayıtları ameliyat sonrası komplikasyonların normale göre çok düşük olduğunu gösteriyor.
His patient records for the past three months show a post-op complication rate way lower than the norm.
Bence akıl hastalarının silaha ihtiyacı var
I believe that the mentally ill need guns,
Tanzanyada- rakamlar yanılmaz- T.B. hastalarının% 45ine ölmeden önce T.B. teşhisi konabiliyor.
In Tanzania-- the numbers don't lie-- 45 percent of people-- T.B. patients-- get diagnosed with T.B. before they die.
Cc protein kompleksini Alzheimer hastalarının aktif olmayan beyin nöronu kültürüne veriyorum.
Introducing 2 cc of the protein complex into cultured, inactive brain neurons of an Alzheimer's patient.
Akıl hastalarının mahkum değil insan oldukları ve… akıl hastalığının çekilmesi gereken bir ceza olmadığı… gibi garip fikirleri var.
He has this strange feeling that mentally ill people aren't prisoners but human beings, and that mental illness isn't a crime to pay for.
Şimdi, burada oturup da siz akıl hastalarının var olmadığını bildiğim bir Tanrı hakkındaki konuşmalarınızı dinlemek zorunda değilim.
Now I don't have to sit around listening to all you mental patients talk about how's there's a God when I know there isn't one.
Kalp hastalarının burada ameliyat olmasını sağlıyoruz, böylece doktorlar gerekli tecrübeyi kazanıyor.
So that doctors can gain the necessary experience. We ensure that patients with heart diseases are operated from here.
Kesin olarak değil, ama MS hastalarının oksipital kortekslerinde daha fazla reaktif nöronları vardır.
Not definitively, but patients with MS have more reactive neurons in their occipital cortex.
Çünkü hastalarının bağımlı olmasından haklı olarak korkuyorlardı.
Because they were afraid their patients would get addicted,
Çünkü hastalarının bağımlı olmasından haklı olarak korkuyorlardı. 1980 öncesinde doktorlar opioid yazma konusunda çok isteksizdi.
Doctors were very reluctant to prescribe opioids because they were afraid their patients would get addicted, and for good reason. Prior to 1980.
Mastersın hastalarının doğrudan ona para ödedikleri sır
No secret to you, or to me now, that Masters' patients pay him directly, that the university doesn't touch that money,
Üst damağı incelediğimizde… magnezyum izleri görüyoruz… kalıcı katatonik durum hastalarının… tedavisinin ana elementidir.
In perpetual catatonic states. And if we examine the upper palate, we will find traces of magnesium, an essential element used to treat patients.
Üst damağı incelediğimizde… magnezyum izleri görüyoruz… kalıcı katatonik durum hastalarının… tedavisinin ana elementidir.
An essential element used to treat patients we will find traces of magnesium, And if we examine the upper palate, in perpetual catatonic states.
olsa ya da o deli hastalarının baskısını biraz da olsa savuşturmak için.
get some of your more wacko patients off your back.
Almanyada yapılan bir araştırmaya göre Hepatit C hastalarının% 15i Hepatit A kasılmasından sonra tedavi olur.
A German research study showed that 15% of patients with hep c were cured after contracting hep a.
Bence Weyland narkolepsi hastası. Narkolepsi hastalarının yarısı ayrıca uyku felcinden de muzdariptir.
I think Weyland has narcolepsy, and half the patients with narcolepsy, also suffer from sleep paralysis.
Doktor Deb, ünlü hastalarının kimliklerini korumak için, isimleri kayıt dışı tutuyor.
Scoffs Dr. Deb keeps names off the books to shield the identities of her celebrity clientele.
Alzheimer hastalarının forniks bölgelerine elektrotları yerleştirdik,
We implanted electrodes in the fornix of patients with Alzheimer's disease,
Bunların hepsi raşitizm hastalarının iskeletleridir,… kemikleri nasıl etkilediğini görebilirsiniz.
These are all skeletons of patients with rickets, and you can see how it's affected the bones.
Results: 164, Time: 0.0237

Top dictionary queries

Turkish - English