HAYATIMIN NASIL in English translation

how my life
hayatımın nasıl
hayatımda olsaydın her şeyin nasıl
hayatımın ne kadar

Examples of using Hayatımın nasıl in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Nathan bana bu kadar bağımlı olmasaydı… hayatımın nasıl olacağını merak etmemek imkansız.
If Nathan wasn't so dependent on me. It's impossible not to wonder how my life would be.
Nathan bana bu kadar bağımlı olmasaydı… hayatımın nasıl olacağını merak etmemek imkansız.
It's impossible not to wonder how my life would be if Nathan wasn't so dependent on me.
Merak etmekten kendimi alamıyorum. Bazen birlikte olsak hayatımın nasıl olacağını.
How my life would have been if we were together. Sometimes I just can't help wondering.
O gidince hayatımın nasıl olacağını bilememem de ayrı bir sorun tabii.
Aside from the fact that I don't know what my life will be like when she's gone.
Evet çünkü çocukluğumdan beri tüm hayatım boyunca hayatımın nasıl olması gerektiğiyle ilgili fikirlerim
Yes, because my whole life since I was a kid, I had this idea of how my life was supposed to be,
Hayatımın nasıl olacağı üzerine bir sürü beklentim var gibi hissediyordum
I just feel like I had all these expectations about how my life was gonna be now,
Eğer sadece benim New Yorkda hayatımın nasıl olduğunu görebilseydin, lisenin ötesinde bambaşka bir dünya olduğunu görürdün.
You would see that there's a world beyond high school. If you could only see what my life is like in New York.
Hayatımın nasıl olduğunu bilseydin, tehdite değer olmadığını fark ederdin.
If you knew what my life was like, you would realise that that isn't really much of a threat.
Tatlım bir aydır yazmadığım için çok üzgünüm, ama hayatımın nasıl olduğunu sana anlatmaya başlayamam.
Darling, I'm so sorry for not having written for a month,""but I can't begin to tell you what my life has been.
Lana, babam gibi geriye bakıp hayatımın nasıl olabileceğini merak etmek istemiyorum.
Lana, I don't want to look back like my dad… and wonder what my life could have been.
korkusuzca aşkı seçseydim hayatımın nasıl olacağını… hep merak etmişimdir.
I always wondered what my life would have been like.
Bunu bir gün şu andan yıllar sonra geri dönüp hayatımın nasıl olduğunu, genç ve kafası karışık bir
I write this in hope that one day, many years from now, I would be able to go back and remember what my life was like, when I was a young
Hayatlarımızın nasıl olduğuna dair bir fikrin yok.
You have no idea what our lives were.
Yol hayatı nasıl?
How's life on the road?
Şey hayatı nasıl koltuğa uzanıp dergi okuma?
How's life in the, uh… laying around on the couch, reading magazines racket?
Mahvettiğin hayatın nasıl gidiyor?
How's life in suicide watch?
Üniversite mevzusunu düşünürken hayat nasıl da çabucak akıp gitti fark ettim.
I'm just sitting here thinking about college and how life has passed me by.
Hayatım, nasıl gidiyor?
Honey, how's it going?
Hiç gelecekteki hayatının nasıl olacağını merak ettin mi?
Do you ever wonder what your life's gonna be like in the future?
Hayat nasıl on sente tümüyle değişebilir?
How life could turn on a dime?
Results: 49, Time: 0.0266

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English