Examples of using Hayatının fırsatı in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Hayatının fırsatı bu, Chico!
Hayatının fırsatı ayağına gelmişken çocuk yürüyüp gitti.
Bu hayatının fırsatı, aptal.
Hayatının fırsatı, geri zekalı.- Lütfen.
Hayatının fırsatı bu.
Buna hayatının fırsatı diyebilirsin.
Hayatının fırsatı. Prens nadir hazineler toplamayı sever… ve onları ağır bir şekilde korur.
Hayatının fırsatı.
Hayatının fırsatı için hazır mısın?
Bu hayatının fırsatı.
Bunu hayatının fırsatı olarak düşünebilirsin.
Hey, hayatının fırsatı.
Gerda, bu hayatının fırsatı.
Bir üniversite araştırma projesi değil; bu hayatının fırsatı.
Bu ise hayatının fırsatı.
Senin gibi biri için hayatının fırsatı olmalıydı.
Bu, hayatının fırsatı.
Bilgin olsun siye söylüyorum senin yaşında bir kadın için hayatının fırsatı bu.
Umutsuz bir macera mı, yoksa hayatının fırsatı mı, kendin karar vermen gerekecek, öyle değil mi?
Tekrar söylemek istiyorum, hayatımızın fırsatı ve gerçekten güzel bir tecrübe.