HAYATLARIMIZDA in English translation

lives
hayat
yaşam
can
ömür
life
hayat
yaşam
can
ömür

Examples of using Hayatlarımızda in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Hayatlarımızda, daha fazla alanın… şirketlerce kontrolüne olanak sağlayacak.
Over more areas of our lives. Lmposing even tighter corporate control.
Hayatlarımızda bir şeylerin eksik olması.
Reason is what's missing from our lives.
Hafıza. Hayatlarımızda ne kadar kuvvetli bir etkisi var.
It is such a potent force in our lives. Memory.
Hafıza. Hayatlarımızda ne kadar kuvvetli bir etkisi var.
Memory. It is such a potent force in our lives.
Wim Hof hayatlarımızda çok etkili oldu.
Wim Hof has had impact in our lives.
Hayatlarımızda 30 yıl farkla birbiriyle bir sürü paralellik var.
Our lives have too many parallels 30 years apart.
Hayatlarımızda ne kadar kuvvetli bir etkisi var.
It is such a potent force in our lives.
Ama son 20 yılda hayatlarımızda çok şey değişti.
But so much has changed in our lives over those 20 years.
Kendi hayatlarımızda hepimiz hatalar yaptık, pişman olduğumuz farklı yaptığımız şeyler oldu.
We have all made mistakes in our own individual lives, things we regret, do different.
Hepimiz burada, geçmişte hayatlarımızda iz bırakan iyi dostumuz Şef için bulunuyoruz.
We're all here to help our good friend, Chef, who has touched our lives in the past.
Bana öyle geliyor ki bizim küçük hayatlarımızda geçtiğimiz bir kaç dakika içinde oldukça büyük değişiklikler oldu.
It does seem to me that our little life has undergone… a rather significant change in the past few minutes now.
Hayatlarımızda zaten çok fazla hayat var, üzüntü için çok fazla olasılık,
Too many lives in our lives already, too many chances for sorrow,
pizza yiyeceğiz ve birbirimizle konuşup, hayatlarımızda neler döndüğüne bakacağız.
talk to each other. And find out what's going on in each ether's lives.
özel ve mesleki hayatlarımızda olduğu kadar, toplumsal olarak tamamımızı etkileyen bir sorun.
in our personal and professional lives, and I think it's a problem for all of us collectively as a culture.
ayrı hayatlarımızda, bir gül kopar.
in our own separate lives, pick a dog rose.
Kaya tırmanışı, o günlerde bu türden bir yoğunlaşma büyük oranda kültürümüzde yer almıyordu. hayatlarımızda ve aynı zamanda.
Rock-Climbing… But also in the culture at large in those days. That kind of intensity was lacking in a lot of our lives.
Kaya tırmanışı, o günlerde bu türden bir yoğunlaşma büyük oranda kültürümüzde yer almıyordu. hayatlarımızda ve aynı zamanda.
But also in the culture at large in those days. Rock climbing- that kind of intensity was lacking in a lot of our lives.
sonraki hayatlarımızda Bak.
in our next lives, You see.
Hayatlarımızda iyilikten çok kötülük yaptık, ve bedelini ödemenin vakti geldi.
We have done more bad shit than good in our lives, and it's time to pay the piper.
Seninle ben hayatlarımızda farklı şeyler istiyormuşuz gibi geldi ve bu da beni gerçekten korkutuyor.
It feels like you and I want different things in our lives, and… that really scares me.
Results: 70, Time: 0.019

Hayatlarımızda in different Languages

Top dictionary queries

Turkish - English