Examples of using Helal in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Hâlâ Hristiyanım. Bana helal yemek yapacak aşçı getirin.
Helal sana.
Helal sana dostum!
Domuz etli sandviçi sevsem de helal yemeklere karşı değilim sayın yargıç.
Helal olsun sana. Kiralık.
Helal olsun sana. Kiralık.
Helal Moğol kasabı.
Çantada helal bir şey de var mı?
Şahane!- Evet. Helal sana.
Çünkü ikimiz de biliyoruz ki bu ilişki'' helal'' değil.
Şahane!- Evet. Helal sana.
Meğer oğlan izci kampındaki her şey helal değilmiş.
Şahane!- Evet. Helal sana!
Gerçi çizburger tam olarak helal sayılmaz.
Şahane!- Evet. Helal sana.
Çünkü ikimiz de biliyoruz ki bu ilişki'' helal'' değil.
Orduya hoşgeldin. Helal lan.
Orduya hoşgeldin. Helal lan.
Helal lan. Bende Boob Tube izlemeyi seviyorum ama bunu kimseye söyleme.
Helal lan. Bende Boob Tube izlemeyi seviyorum ama bunu kimseye söyleme.