HIÇ TANIMADIĞIN in English translation

you never knew
hiç bilinmez
asla bilinmez
asla bilemezsin
hiç bilemezsin
hiç bilmiyorsun
hiçbir zaman bilemezsin
asla emin
hiçbir zaman emin
hiç belli
you don't know
bilmiyor musun
tanımadığın
bilemezsin
haberin yok
değildiler eğer bu konuları bilmiyorsanız
you barely know
tanımıyorsun bile
çok az tanıyorsun
az tanıdığın
hiç tanımıyorsun
neredeyse tanımıyorsun
düzgün tanımıyorsun
you hardly know
tanımıyorsun bile
hiç tanımıyorsun
pek tanımıyorsun
çok az tanıyorsun
mi beni doğru düzgün tanımıyorsun bile
you do not know
bilmiyor musun
tanımadığın
bilemezsin
haberin yok
değildiler eğer bu konuları bilmiyorsanız

Examples of using Hiç tanımadığın in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Hiç tanımadığın birisi var mıydı?
Was there anybody there you didn't know?
Hiç tanımadığın o insanlar.
Are the people you will never know♪.
Hiç tanımadığın birine karşı nasıI empati duyarsın?
How can you have empathy with someone you have never met?
Hiç tanımadığın yerlere git ki…?
Fly to others that we know not of?
Hiç tanımadığın bir kız için ülkeyi boydan boya katediyorsun demek.
You're going across the country to see a girl you never met.
Çünkü hiç tanımadığın ve anlamadığın bir şeyden nefret edemezsin.
Because I realised you can't hate something you have never known.
Samuel. Hiç tanımadığın insanları kurtarıyorsan tabii ki imanın var.
All your life you have saved people you never met. Samuel.
Hiç tanımadığın bir kızla içki içmek için mi?
To have a fuckin' drink with some lady you never met?
Son zamanlarda Gölgeli Vadiye hiç tanımadığın, garip kişiler geldi mi?
Has anyone unusual, anyone at all, come through Shady Vale lately?
Hiç tanımadığın polislerle çalışmak düşündüğümden de zormuş.
Working with police you would never met before.
Hiç tanımadığın koca bir aile.
A family you know nothing about.
Hiç tanımadığın birine karşı nasıI empati duyarsın?
How can you empathy with someone you have never met?
Hiç tanımadığın insanlara.
People you never met.
Neredeyse hiç tanımadığın ve benim hiç tanımadığın bir düşes.
A Duchess you barely know and I don't know at all.
Hayır. Daha önce hiç tanımadığın bir co-pilotla yarışa çıkman konusunda ne düşünüyorsun?
How do you feel about going into the race with a navigator you have never met? No?
Son olarakta,… senin aksine aileleri olan ve hiç tanımadığın kardeşlerini kurtardın.
And finally, with the family you never had. you freed brothers you never knew.
Dediğim gibi, yolda hiç tanımadığın biri sana dokunursa,
So I said if somebody you don't know touches you on the street,
Yani dağın başına gidip hafta sonunu… hiç tanımadığın deli bir adamla mı geçireceksin?
So you're gonna go to the middle of nowhere and spend the weekend with a crazy man you have never met?
Berlinin sefil bir varoşu için aileni terkederek hiç tanımadığın insanların arasına karışmak, istediğin hayat bu mu senin?
Leaving your family for a miserable Berlin suburb… with people you hardly know, is that the life you want?
Yani dağın başına gidip hafta sonunu… hiç tanımadığın deli bir adamla mı geçireceksin?
And spend the weekend with a crazy man you have never met? So you're gonna go to the middle of nowhere?
Results: 76, Time: 0.0352

Hiç tanımadığın in different Languages

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English