IÇIN KOLAY in English translation

easy for
için kolay
için zor
için basit
için kolaydı
hard for
için zor
için sıkı
için çok
için kolay
boyunca sert
için güç
için çabaladım
a cinch for
için kolay
difficult for
için zor
göre güç
için kolay
zorlaştıran şeyin bu olduğunu peki hiç düşündünmü , belki senin için
zor olduğunu biliyorum geçmişimiz düşünülürse , bunun senin için
için daha da zorlaştırmamızı
easier for
için kolay
için zor
için basit
için kolaydı

Examples of using Için kolay in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Senin için kolay Laia.
It is easy for you Laia.
Tüm bu yılların benim için kolay geçtiğini mi sanıyorsun?
You think it's been easy for me all these years?
Pekala, senin için kolay hale getireyim.
Okay, well, let me make it easy for you.
Bunu söylemek senin için kolay, çünkü vücudun hiç güzel değil!
That's easy for you to say because you don't have a nice body!
Bu senin için kolay olur mu?
Would this be easier for you, gaywad?
Senin için kolay Raymond, her yere uyarsın.
It's easy for you, Raymond. You fit in everywhere.
Sizin için kolay olacaktýr.
It would be easy for you.
Benim için kolay sanıyorsunuz çünkü, ben kaçığım?
You think it's easy for me, I'm only a fiction?
Sizin için kolay olacaksa.
If it would be easier for you.
Senin için kolay.
It's easier for you.
Çok çalışmak senin için kolay. Ama asla tatmin olmuyorsun.
Working hard comes easy to you, but you're never satisfied.
Kızlar için kolay tabii.
Well, it's easier for girls.
Bunu söylemek senin için kolay. İnsanlar korktu.
That's easy for you to say, people are scared.
Bense benim için kolay olanı verdim.
I gave you what was easy for me.
Demek istediğim benim için kolay çünkü annem ölü.
I mean, it's easy for me because my mom's dead.
Tabi senin için kolay Zoe var.
Well, whatever. It's easy for you. You have got Zoe.
Senin için kolay.
It's so easy for you.
Bu senin için kolay tuzağa düşürülmüş birinin yaptığı gibi.
It's easy for someone to be trapped like you were..
Senden vazgeçmek benim için kolay mı sanıyorsun?
Do you think it's easy for me to give you up?
Kral olmayı öğrenmek benim için kolay mıydı sanıyorsun?
Do you think learning to be king has been easy for me?
Results: 1079, Time: 0.0466

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English