Examples of using Istiyorsun yoksa in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Neden, gitmemi mi istiyorsun yoksa?
Neden, gitmemi mi istiyorsun yoksa?
Neden, gitmemi mi istiyorsun yoksa?
Bu çocuğun ölmesini mi istiyorsun yoksa?
Ayrılmak mı istiyorsun yoksa.
Ayrılmak mı istiyorsun yoksa.
Onu görmek mi istiyorsun yoksa?
Affedersin dostum, özel mi konuşmak istiyorsun yoksa.
Bağımsız bir Hindistan ve Pakistan mı istiyorsun yoksa bir iç savaş mı?
Bir filmde mi kahraman olmak istiyorsun yoksa gerçek hayatta mı kahraman olmak?
Sorman gereken soru şu her şeyin eskiden olduğu haline tutunup haklı olmak mı istiyorsun yoksa değişip mutlu olmak mı?
Aynı yoldan gidip benimle bir daha tartışmak mı istiyorsun yoksa çıkar bir yol bulmak için.
Çalışmaya dönmek mi istiyorsun? Bak, gazeteci olmak mı istiyorsun yoksa bodrum katta şu yaşlı adamla birlikte?
Çalışmaya dönmek mi istiyorsun? Bak, gazeteci olmak mı istiyorsun yoksa bodrum katta şu yaşlı adamla birlikte.
Diğer tarafta seni bekleyen cevapları mı? Kalmak mı istiyorsun yoksa.
Diğer tarafta seni bekleyen cevapları mı? Kalmak mı istiyorsun yoksa.
Avukatının sana sarılmasını mı istiyorsun yoksa işinin görülmesini mi?
Ama o kadar hızlı değil… hızlı mı istiyorsun yoksa yavaş mı. Sen yap.
Öyleyse, bunu bir sorun haline getirmek istiyorsun yoksa yardım etmek mi?
Sürekli çene yormamızı mı istiyorsun, yoksa SNMyi bulmamızı mı?