KÜÇÜK KOMIK in English translation

• funny little

Examples of using Küçük komik in Turkish and their translations into English

Kuzeye gülersiniz, büyük bir turtada yaşayan küçük komik insanlar olduğunu zannedersiniz.
You laugh at the North, you think they're all funny little short people who live in a big pie.

Kullandıkları şu küçük, komik arabalar cılızdan da beterdi.
Those funny little cars they had were more than weak.

Bu küçük, komik ördek.
This funny little duck.

Sen ve şu küçük… komik adam.
You and the funny little man.

Küçük, komik suratlı.
Little funny face.

Yapacağım! O küçük, komik scooterın hayatının vazgeçilmezi mi diye… kendine sormanı istiyorum.
I will. I just want you to ask yourself if that tiny, ridiculous scooter.

Küçük komik şebelek.
Funny little guy.

Küçük komik şey.
Funny little thing.

O küçük komik rahibi.
That funny little priest.

Şu küçük komik şapka.
That funny little hat.

Senin şu küçük komik taşın nerede?
Where is that funny little stone of yours?

Hiç küçük komik bir dans biliyor musun?
Do you know any funny little dances?

Her şey tam da küçük komik haritamdaki gibi.
Everything just like on my funny little map.

O işi tamamlanmamış say, benim küçük komik dostum.
Consider it unfinished business, my funny little friend.

Tepesinde uzun tüyler olan küçük komik fötr şapkalar giymişlerdi.
They wore funny little felt caps topped with long feathers.

Sonra küçük komik balonlarla nefes aldılar ve sonunda uykuya daldılar.
And then they were breathing funny little cartoon bubbles.

O güne dek duyduğum ilk blues şarkısıydı, gerçekten. Furry Lewis adında küçük komik bir adam söylüyordu.
It was really the first blues I ever heard by this funny, little man named Furry Lewis.

Komik küçük şiirler.
These funny little rhymes.

Komik küçük elf.
Funny little elf.

Komik küçük adam.
Funny, funny, funny little man.