KIZLARIMIZ in English translation

girls
kız
kadın
bir kızsın
daughters
kızı
ladies
bayan
leydi
hanım
hanımefendi
kadın
kadını
hanımı
girl
kız
kadın
bir kızsın

Examples of using Kızlarımız in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
En çok istediğimiz, kendimiz ve kızlarımız için saygın bir hayattı.
Mostly what we wanted was a decent life for us and the girls.
Güzel kızlarımız.
Beautiful women.
Bu gece burada olan kızlarımız ve onların ücretleri.
These are the girls here tonight and our fees.
Burada çok hoş kızlarımız var.
We got some beautiful women in here.
Bütün ev işlerini kızlarımız yapardı.
All the housework was done by her daughters.
Sen ve kızlarımız.
You and the girls.
Bize sadece kızlarımız kaldı.
The girls are all we have left.
Bu konuda konuşmaktan utanıyorduk, ama birkaç aydır kızlarımız uyuşturucuya ve bununla beraber aşağı sınıf insanlara bulaşmış durumdalar.
We have been ashamed to talk about this, but for a few months, our girls have been mixed up… With drugs… And the low sort of people that come along with that.
Kızlarımız ve oğullarımızın okula giderken, okul bahçelerinde ya da sınıflarında kana susamış
The right for our sons and daughters to go to school without fear of molestation by a bloodthirsty predator in the playground
O kadar kalabalık olmayız ama çalışan kızlarımız haftada iki kez… 5 ila 9 arasında aynı ücrete çalışır.
Five to nine, same wages as daytime. We don't do a big dinner trade, but most girls are on call twice a week.
oğullarımız ve kızlarımız da bu ülke için kan döktü.
their sons and daughters have bled for this country,
O kadar kalabalık olmayız ama çalışan kızlarımız haftada iki kez 5 ila 9 arasında aynı ücrete çalışır.
We don't do a big dinner train, but most girls are on call twice a week, 5:00 to 9:00, same wages as daytime.
Söz vermiştin. Keenelerin oğlu artık tutuklandığına göre… küçük kızlarımız nihayet güvende.
Now that the Keene boy's arrested, our little girl is finally safe. You promised.
Annelerimiz, babalarımız, oğul ve kızlarımız… çocuklarımız ve çocuklarımızın çocukları için… direnmezsek kartel hepimizi yetim bırakacak.
And our children's' children. the cartel will make orphans of us all unless we make a stand for our children our sons and daughters, Our mothers and fathers.
ehliyetlerini alınca küçük kızlarımız bizim yaşlı ve sıkıcı olduğumuza karar verdiler.
when they got their driver's licenses, our little girls decided we were old and boring.
Ama ilk önce,… eğittiğimiz küçük yüreklerdeki din aşkının gerçekten yaşadığını göstermek üzere minik kızlarımız sizlere kısa bir giriş sunacaklar.
But first, to show that in the young hearts we are teaching that religion is a living reality our little girls will deliver a brief prologue.
Eğer o fırtınalı gecede o anlaşmayı yapmasaydın… Rapunzel… muhtemelen ben ölmüş ve kızlarımız da sokaklarda kalıyor olacaklardı.
I would likely be dead and our girls in the streets. had you not made that deal that stormy night, Rapunzel.
Eğer o fırtınalı gecede o anlaşmayı yapmasaydın… Rapunzel… muhtemelen ben ölmüş ve kızlarımız da sokaklarda kalıyor olacaklardı.
Rapunzel… had you not made that deal that stormy night, I would likely be dead and our girls in the streets.
yarım milyondan fazla erkek ve kızlarımız ülkemizi korumak için canlarını feda etti.
more than half a million of our sons and daughters have sacrificed to protect our country.
Böylece kızlarımız da boşuna ölmemiş oılur.
so our daughters won't have died for nothing.
Results: 258, Time: 0.0254

Top dictionary queries

Turkish - English