KAÇAKÇILARIN in English translation

smugglers
kaçakçı
bir kaçakçi
traffickers
kaçakçı
taciri
satıcısı
the narcos
kaçakçılar
uyuşturucu tacirleri
the narco
narkotik
uyuşturucu
kaçakçıların
narco
smuggler
kaçakçı
bir kaçakçi
the dealers
satıcı
krupiye
dağıtıcı
torbacıyı
dağıtan
kaçakçıyı
bayi
simsarı
coyotes
çakal
kaçakçı
kurt
bir coyote

Examples of using Kaçakçıların in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
O toplantıya telefon dinlemelerinin kaçakçıların çalınan silahlar hakkında bir şey bilmediğini kanıtladığını söylemek için gittim.
I joined this meeting to say that the taps… proved that the dealers didn't know shit…- about stolen arms.
Bu kaçakçıların utanmadan… hayvanları istismar… Bu kaçakçıların utanmadan… hayvanları istismar… Ev yapımı baklava.
Homemade baklava. to shamelessly exploit… We will not allow these smugglers We will not allow these smugglers to shamelessly exploit.
vakalarının( 2004te 1.600 litre) son yıllarda önemli oranda düşmüş olması, kaçakçıların belki de yeni saptırım yolları ve yöntemleri geliştirdiğine işaret etmektedir.
have significantly declined in recent years, perhaps indicating that traffickers have developed new routes and methods of diversion.
biz tespit edip kaçakçıların elinden alıyoruz.
girls we identify and take them away from traffickers.
Çoğu da, Juarezden çıkan tonlarca kokaini sınırlarımız üzerinden ülkeye sokan Meksikalı kaçakçıların işbirliğiyle.
And an alliance with Mexican traffickers out of Juárez that brought tons of product across our border.
uyuşturucu tacirleri ve kaçakçıların kovalanması söz konusu olduğunda sınırları ortadan kaldıracaktır,'' şeklinde konuştu.
to chasing war criminals, drug smugglers and traffickers," said Croatian State Prosecutor Mladen Bajic.
EUFOR yerel makamlarla birlikte 3 Mayısta, sınırla ilgili organize suçla mücadele amaçlı olan ve kaçakçıların ve BHdeki ormanları yok edenlerin hedeflendiği ortak bir operasyon düzenledi.
On 3 May, EUFOR launched a joint operation with local authorities in BiH to combat border-related organised crime-- targeting smugglers and those who destroy forests in BiH.
Bakshi ve Evaneer birkaç sene önce ellerinde kanıtlarla gelip… kaçakçıların bizden mal aldığını, bizim de göz yumduğumuzu söyledi.
And we were looking the other way. A few years back, Bakshi and Evaneer showed up with proof that smugglers were already buying from us.
Bu şifreyi kırdım, Hayır. Hayır, ben… bütün kaçakçıların tek yapması gereken başka bir kitap almak.
No, I crack this code, all the smugglers have to do is pick up another book. No.
Kaçakçıların rahat bırakılması halinde barış aksi takdirde
He promised peace if the narcos were left alone…
Kaçakçıların rahat bırakılması halinde barış… aksi takdirde de savaş sözü vermişti.
And if not… he promised all-out war. He promised peace if the narcos were left alone.
O kaçakçıların hamisi Aziz ve Meksikalı uyuşturucu kartellerinin büyük anlaşma şekli.
He's the patron Saint of smugglers, and he's kind of a big deal with the Mexican drug cartels.
En iyi tahminlere göre'' Kaçakçıların Mağarası'' denilen bölgeye ulaşmak için hala üç günümüz var.
Our best estimate still puts us three days from reaching the area of the cave called"Smuggler's Den.
Hatta kaçakçıların bile.
Even smugglers.
Kaçakçıların sahile inen tüneli.
Smugglers' tunnel down to the beach.
Dün gece kaçakçıların fotoğraflarını bulduk.
We got some pictures of the smugglers last night.
Yerel kaçakçıların 1 ayda kazandığını.
What domestic smugglers make in a month.
Mümkün aslında. Kaçakçıların motorlarıyla.
That's doable. With smugglers.
Burası kaçakçıların devreye girdiği yer.
That's where the smugglers come in.
Adam kaçakçıların Tintorettosu olarak bilinir.
The dude is known as the Tintoretto of smugglers.
Results: 6877, Time: 0.0361

Kaçakçıların in different Languages

Top dictionary queries

Turkish - English