Examples of using Kanıt odasından in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Leo, kanıt odasından DVRı getirip, bölge savcısına teslim eder misin?
Aynasızlar mala el koydu, herkesi tutukladı. Malı kanıt odasından çıkarıp seyrelttikten sonra bize geri satmaya başladılar!
Iade edilmesini talep et. Şu formu doldur ve kanıt odasından kaybolan Breguet Tourbillón saatin.
ardından herkesi tutukluyor… son zerresine kadar paylaşarak kanıt odasından çıkartıp bize geri satıyor… ve temelde piyasayı kendileri kontrol ediyorlardı.
O kanıt odasında 40 ajan varmış.
Kanıt odasını kastettiğini sandım, kafesi değil.
Ya kanıt odası?
Kanıt odası defterine bakayım.
Tüm uyuşturucular dava bitiminde Kanıt Odasına gönderilmek üzere bölgelerden toplatılır.
Kanıt odası.
Kanıt odası nerede?
Abigaili yakaladığında flash belleğin kanıt odasına gideceğini de biliyordu.
Burası kanıt odası.
Kanıt odasını gördüm.
Ve o da kanıt odasının dışında hiç imza atmamış.
Kanıt odasına.
Kanıt odasında çalışmaya devam mı etmek istiyorsun?
Kanıt odasına engel olamıyorum artık.
Kanıt odası. Ekipman odası. .
Kanıt odası. Lanet olsun!