Examples of using Kapılmış in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Cidden şu yürüyen Alpe kapılmış- Oh, hadi.
Öyle bir sevdaya kapılmış ki ordusu Asgarda döndüğünde burada kalmış.
Bu fikre nereden kapılmış?
Nereden böyle bir fikre kapılmış?
İspanyada bar açma gibi çılgınca bir fikre kapılmış.
Yeni ortağımla mutlu olmadığım gibi bir fikre kapılmış.
Arkadaşın bu fikre nereden kapılmış?
Böyle çılgınca bir fikre nereden kapılmış?
Bütün çekiciler kapılmış.
Ayrıca bütün erkekler kapılmış.
Büyük marketlerin bağlantıları var… iyi yerler de kapılmış durumda.
Birisi yanlış bir fikire kapılmış.
Şarkının sözlerini yanlış anladığı için öldürme fikrine kapılmış.
Ellieye âşık olduğum gibisinden çılgınca bir fikre kapılmış.
İyi kızların hepsi kapılmış.
Bu fikre nereden kapılmış?
Birileri kapılmış.
Tüm ejderha binicisi pozisyonları kapılmış.
Bu fikre nereden kapılmış?
Nereden böyle bir fikre kapılmış anlamadım.