Examples of using Kapasiten in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Yanımda olman hoşuma gidiyor. Ayrıca benim karışık iç dünyamı anlayabilme kapasiten olduğunu hissediyorum.
senin beni tehdit edebilecek kadar ne kapasiten, ne yetkin var,
Sonuçlarının neler olabileceği konusunu anlayabilecek bir kapasiten olduğunu zannetmiyorum.
seni çevrene bağlayan unsurlar, başkalarıyla etkileşime geçebilme kapasiten.
Özümseme kapasitemizin bazı sınırları var.
Geçecek. Akciğer kapasitenin azalmasına zamanla alışacaksın.
Ama onlar kapasitelerinin sinirli oldugunuda biliyorlardi.
Ses kapasitenizi kullanın.
Bina kapasitesinden fazla dolmuş ve en alt üç kat çökmüştü.
Vaiz, sizin kapasitenizi bir ilüzyona yönlendiriyor.
İstesek şu anki kapasitemizin on katına kadar çıkabiliriz.
Günlük üretim kapasiteniz nedir?
Tam nükleer kapasitenin yıllarca uzağındayız.
Stadyum, 2.500 kişi kapasitelidir.^'' Pendik.
Tabii senin inkar kapasitenin tırnağı bile olamam.
Kişilik kapasitesiyle dünyanın en büyük stadyumları arasına girmeyi başarmıştır.
Kapasiteniz 80 gigabayt.
Şu anki kapasiteniz: 80 gigabayt.
Verme ve paylaşma kapasitenizi keşfetmek için veren
Güç yükseltmesi Torpido kapasitesinde% 20 artış. plazma toplarına.