KASABAYA GERI in English translation

back to town
kasabaya geri
şehre geri
kasabaya dönmek
tekrar kasabaya
kasabaya dönüş

Examples of using Kasabaya geri in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Seni kasabaya geri götüreceğim.
I will point you back to the town.
Kasabaya geri dönüyoruz.
We're going back into town.
Hallenbeck sadece kasabaya geri aldım.
Hallenbeck just got back into town.
Kasabaya geri dönelim.
Let's get back to town.
Sonra buradan birlikte çıkacağız ve seni kasabaya geri götüreceğim.
Then together we will walk out of here and I will drive you back into town.
Farzet… farzet kasabaya geri geldiler.
Suppose… suppose they come back into town.
Günün birinde… Willem kasabaya geri geldi.
Willem came riding back into town. Well, one day.
Günün birinde… Willem kasabaya geri geldi.
One day, Willem came riding back into town.
Tom sadece üç haftadır kasabaya geri geldi.
Tom has only been back in town for three weeks.
Yani Lavon Hayesin kasabaya geri taşınıp başkan olacağını kim düşünürdü?
I mean, who would have thought Lavon Hayes would move back to town, much less become the mayor?
Kısa bir süre içerisinde kasabaya geri gitmeliyim kardeşim.
I'm gonna have to go back to town in a bit,
Yıllar sonra kasabaya geri geldiğinde, hayaline ulaşmıştı… bir dansçıydı. New York Şehir balesinde.
But years later when he came back to town, he had achieved his dream… he was a dancer with the New York City Ballet.
Ama neden yapmadım diye sormayın. Sana söylemeliydim zaman İlk kasabaya geri aldım.
But don't ask me why I didn't. I should have told you when I first got back to town.
Eric adamı tutuklayıp matkabı kasabaya geri getirmek niyetinde.
make the arrest and bring the drill back to town, no matter who took it.
Annem, daha balık yerse, yüzgeçlenip kasabaya geri yüzeceğini söylüyor.
Mother says if she eats any more fish, she will grow fins and swim back to town.
Bu hafta kasabaya geri dönüyormuş, o yüzden onunla kalacağım.
And she's coming back into town this week. So I'm going to be staying with her.
Bizim Bill kasabaya geri dönüşünü böyle açıklıyor: Kendini bulmak.- Kendini ne yapmak için?
Re-what? That's what old Bill here says he's doing back in town.
Sonra çok uzun bir süre kasabaya geri dönemeyeceğini söyledi
But then he told me that he wouldn't be back in town for a really long time,
Kasabaya geri döneceğini bileydim… önceden bir haber etseydin… Ne olurdu Marcel?
If I had a heads-up… Well, if I would known you were coming back in town, What, Marcel?
Sonra çok uzun bir süre kasabaya geri dönemeyeceğini söyledi…
And I couldn't. But then he told me that he wouldn't be back in town for a really long time,
Results: 79, Time: 0.0226

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English