KIRAZ ÇIÇEKLERINI in English translation

cherry blossoms
kiraz çiçeği
vişne baharı
the cherry flowers
the sakura
sakura
kiraz çiçeklerini

Examples of using Kiraz çiçeklerini in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Kiraz çiçeklerini sever misiniz?
Do you like cherry blossoms?
Açan kiraz çiçeklerini seyrediyordum.
Looking at the cherry blossom in full bloom.
Kiraz çiçeklerini.
The cherry blossoms.
Niçin kiraz çiçeklerini görmeye gitmiyoruz?
Why don't we go and see the cherry blossoms?
Kiraz çiçeklerini hatırlıyor musun?
You remember about the cherry blossoms?
Önümüzdeki bahar Han Nehrine gidip kiraz çiçeklerini görebiliriz.
We will go see the cherry blossoms next spring.
Fuji Dağını görmek… Kiraz çiçeklerini.
Fuji once. The cherry blossoms.
Her yıl açan ama hemen ardından düşmeye başlayan kiraz çiçeklerini görünce.
I see the cherry blossoms bloom every year then almost instantly start falling.
Haydi, Sakura! İnsanlar, kiraz çiçeklerini görür görmez sıkıntılarını unuturlar.
Come on, Sakura! People forget their troubles at the sight of the cherry blossoms.
Olamaz! Daha da bozulmadan önce kiraz çiçeklerini görmeye gitmememize ne dersin? Gözlerim iyice bozulmuş olmalı.
Oh no… My eyesight must be gettin' worse… before it gets even worse? How about we go see the cherry blossoms.
Neden biz de kiraz çiçeklerini taklit edip en güzel anımızda daldan düşmeyelim?
Why not imitate the cherry blossom and fall when in the fullness of our beauty?
Şiddetli rüzgâr üfleyip düşürmekte kiraz çiçeklerini. Beyaz karlar düşmekte gömleğimin yenleri üzerine.
The white snow falling on my shirtsleeves, Strong wind blows and makes the cherry flowers fall.
Eğer bir mucize olur da buradan çıkarsak… benimle kiraz çiçeklerini görmeye gelir misin?
Lf, by some miracle, we ever get out of this alive… you will come with me to see the cherry in bloom.
Bu yıl kiraz çiçekleri normalden biraz daha geç açıyorlar.
This year the cherry blossoms are coming out a little later than usual.
Bahar ayında kiraz çiçekleri dökülür gibi Christynin dudaklarından yalanlar döküldü.
The lies fell from Christy's lips like cherry blossoms in the springtime.
Yaşamı kiraz çiçekleri gibi sonsuza dek bahar olmuştu.
Her life became like cherry blossom- eternal spring.
Gingko ve kiraz çiçeğinin her ikisi de yaşıyordu.
Gingko and sakura were both living.
Kiraz çiçeklerinin en iyi zamanı.
The cherry blossoms are at their best.
Kiraz çiçekleri ve uzayli.
Cherry blossom for aliens.
Kiraz çiçekleri, sadece birkaç gün dayanır,
Cherry blossoms last only for a few days,
Results: 73, Time: 0.028

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English