Examples of using Kronometre in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Çok zayıfız, çok azız ve bu kronometre onlar için çok önemli.
Sadece bir… kronometre almaya geldim.
I simply need to purchase a chronometer.Mimari hurda satıyoruz. Kronometre değil.
We sell architectural salvage, not chronometers.En iyi ihtimal kronometre yapıyor olurdum.
I might just as well be making chronometers.Jeti gördüğümüzde kronometre ölçümleri neydi?
What was the chronometer reading when we sighted Kronometre konmuş olabilir.
Might have been a timer.Kronometre olmaz.
No stopwatch.Ayrıca kronometre siz ikinize eşit şans tanıyacak.
Besides, the stopwatch will give you equal chance.Kronometre ne işe yarıyor?
What's with the stopwatch?Taylorizm sembolünde kronometre kullanılıyordu ve Taylor öncelikle işlem sürelerinin azaltılmasıyla ilgileniyordu.
Odada buldukları kronometre bir dakikaya ayarlı değil miydi?
The stopwatch they found in Kronometre hazır mı?
Timekeeper ready?Kronometre 22 hafta dışarıda olduğumuzu gösteriyor.
The chrono shows we are 22 weeks out.İki kronometre de hazır.- Sorun değil.
Both stop-watches are ready.- No problem.Birisi barda adama, kronometre vermişti, ve adam da gerçekten iğrenç herifin tekiydi.
Kronometre verileri birkaç saniye sonra.
Exact chronometer readings in a few moments.Geriye doğru. Kronometre verileri birkaç saniye sonra.
Backward. Exact Chronometer readings In a few moments.Kronometre verileri birkaç saniye sonra. Geriye doğru.
Backward. Exact Chronometer readings In a few moments.Bu düğmeye bastığında kronometre ve gülme gazı çalışır.
So pressing this button starts the stopwatch and Kronometre olmaz. Amerikalıların dediği gibi,'' Var olmak için oynayacağız.
No stopwatch. As you Americans say, We will play for keeps.
