Examples of using Linç in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Linç ediliriz!
Kalabalık linç edecek birisini arıyor.
Linç edecekler, Abe.
Burada linç edilmeden önce ödememi yapsam iyi olacak Ahmed.
Kimse linç edilmiyor dostum.
Sanırım burada linç edilmeden önce ödeme yapmalıyım değil mi Ahmet?
Beni linç ederler.
Burada linç edilmeden ödememi yapsam iyi olacak gibi Ahmed.
Dışarıda linç partisi olacak.
Lew linç için herkesi hazırladı.
Hiç linç edilen birisini gördün mü?
Linç edildiğimi ona anlattın mı?
Linç edilmesi için tebaama tek emrim yeterdi.
Bizi linç ederler.
Onu linç edeceğim.
Kim linç edecekmiş?
Linç edecek birini aramıyoruz, yalnızca tartışmayı canlandırmak.
Linç edildim.
Linç için alışılmadık bir sonuç.
Rouenda ki gibi linç edilmekten korkmuyor musun?