Examples of using Mağfiret in Turkish and their translations into English
{-}
-
Ecclesiastic
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Onlar için mağfiret ve büyük bir mükafat vardır.
İnanıp iyi işler yapanlar için mağfiret ve bol rızık vardır.
İnanıp iyi işler yapanlar için mağfiret ve bol rızık vardır.
İnanıp iyi işler yapanlar için mağfiret ve bol rızık vardır.
Şu an mağfiret günü.
Bununla beraber, Rabbin mağfiret ve merhamet sahibidir.
İman edip salih ameller işleyen kimseler için mağfiret ve bol rızık vardır.
İnanıp iyi işler yapanlar için mağfiret ve bol rızık vardır.
Allahtan mağfiret isteyin.
İnanıp iyi işler yapanlar için mağfiret ve bol rızık vardır.
Bununla beraber, Rabbin mağfiret ve merhamet sahibidir.
Bununla beraber, Rabbin mağfiret ve merhamet sahibidir.
İnanıp iyi işler yapanlar için mağfiret ve bol rızık vardır.
Bununla beraber, Rabbin mağfiret ve merhamet sahibidir.
Selam sana( esen kal) dedi, Rabbimden senin için mağfiret dileyeceğim. Çünkü O bana karşı çok lütufkardır.
Allah ise kendisinden mağfiret ve bol nimet vadeder. Allahın lütfü boldur, O her şeyi bilir.
Allahtan mağfiret isteyin.
Rabbinizden mağfiret dileyin; Ona tevbe edin;
senin için Rabbimden mağfiret dileyeceğim.
makbul işler yapanlara ise mağfiret ve büyük bir mükâfat vardır.