Examples of using Maggieyle in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Maggieyle.- Bugün erken gelmis.
Yani Maggieyle ilgili olan tavsiyeme uyacak mısın?
Yani Maggieyle ilgili olan tavsiyeme uyacak mısın?
Acele et! Baloya Maggieyle gidiyormuşsun duyduğuma göre.
Sanırım Hal, Maggieyle gitti.
Ama Rositayla senin Maggieyle konuşması gerek.
Ondan sonra hiçbir menajer Maggieyle maç ayarlamak istemedi.
Acele et! Baloya Maggieyle gidiyormuşsun duyduğuma göre.
Yok, sonra Maggieyle döneceğim ben.
Bugün erken gelmiş.- Maggieyle.
Bir süre önce Maggieyle konuştum.
Bütün gece telefonda Maggieyle konuşuyordum.
Onunla bir kez yattıktan sonra kader Maggieyle olmamı istiyor diye mi düşünüyorsun?
Maggieyle ayrıldığımız zaman, sanki o bir köşede bana birşeyler atmak için bekliyormuş gibi koridorda hızla hareket ediyordum.
Yarın mahkeme velayeti tamamen… geçici süreliğine de olsa Maggieyle Bille verirse… kızına herhangi bir şekilde erişme şansını… kaybetme olasılığın yüksek.
Yarın mahkeme velayeti tamamen… geçici süreliğine de olsa Maggieyle Bille verirse… kızına herhangi bir şekilde erişme şansını… kaybetme olasılığın yüksek.
Yarın mahkeme velayeti tamamen… geçici süreliğine de olsa Maggieyle Bille verirse… kızına herhangi bir şekilde erişme şansını… kaybetme olasılığın yüksek.
Yarın mahkeme velayeti tamamen… geçici süreliğine de olsa Maggieyle Bille verirse… kızına herhangi bir şekilde erişme şansını… kaybetme olasılığın yüksek.
Büyükbabanın saat üçe kadar… burada olmasını istiyorum böylece Maggieyle onun… şekerleme saatlerini aynı zamana getirebiliriz. Acele edin.
Maggieyle bebeğimiz olacaktı.