MAKTULE in English translation

• victim

Examples of using Maktule in Turkish and their translations into English

Maktule vuran şey çok yüzlüymüş
Whatever hit the victim was multifaceted

Maktule hızlıca bakacağız, kimliğini ve kişisel eşyalarını inceleyeceğiz…
We will take a quick look at the victim, examine his I.D.,

Maktule şişeyi vereni bulursak katili de buluruz o yüzden herkes dağılsın
We find out who gave the Vic that bottle,

Savcılık makamı mahkemeye, maktule Akriti Davein tıbbi raporlarını sunmuş durumda.
The prosecution has submitted to the court… medical reports of the victim Akriti Dave, now deceased.

zayıf bir STR profili çıkarabildim ama maktule uyuyor.
a weak STR profile, but it appears to be a match for the victim.

Maktulde kireçlenme başlangıcı varmış.
The victim showed symptoms of arthritis.

Dört yıl önceki olayda maktulde başka DNA çıkmış mı?
Did they find foreign DNA on the victim four years ago?

Maktulde akciğer ödemi,
The victim exhibited pulmonary edema,

Benim maktulle çıktığı için.
After which she was dating my victim.

Ayrıca maktulle yatmadığına dair sadece sözlü ifadesi var.
And all we have is her word that she wasn't sleeping with the victim.

Fakat maktulü teşhis ettik.- Evet.
But we have identified the victim, Geirmundur Jónsson- Yeah.

Ama Onbaşı Bradley Vernikin maktulü aradığını gösteren telefon kayıtlarımız var.
That Corporal Bradley Vernik phoned the victim. But we have phone records showing.

Maktulü son gördüğünüzde mutlu muydu?
Last time you saw the victim, was he happy?

Maktulle yattığından kocana bahsetmiş miydin?
Did you talk to him about sleeping with the victim?

Evet. Maktulle yattığından kocana bahsetmiş miydin?
Yes. Did you talk to him about sleeping with the victim?

Evet amirim. Maktulün siyah ayakkabılarından biri eksikmiş.
The victim was missing a black Oxford shoe. Yes, sir.

Maktulü kötülemeye çalışıyorlar. Biri bilgi sızdırıyor.
Someone's leaking. Reads like they want to discredit the victim.

Maktulü kötülemeye çalışıyorlar. Biri bilgi sızdırıyor.
Heads like they want to discredit the victim. Someone's leaking.

Sanığın iddiasına göre maktulle fiziki mücadele sırasında onu kazara öldürmüş.
She accidentally killed the victim while physically fighting with him. The defendant claimed that.

Bir cinayet maktulü ve bir katil aynı karede?
A murder victim and a murderer together in the same shot like that?