MANKENE in English translation

mannequin
manken
model
manken
örnek
maket
modelle
models
manken
örnek
maket
modelle
the dummy
kukla
sahte
mankeni
salak
aptal
budala

Examples of using Mankene in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
inan bana mankene benzerdim.
I would look like a model.
O aptal mankeni gittiği her yere götürecek mi, ahbap?
Is he gonna take that stupid little mannequin everywhere, man?
Deneme mankeni gibi bir kardeşin olması işine geliyor!
Of course not! A brother comes in handy as a mannequin.
Birkaç mankenin parçasını çöpe atacağız ve çöpçünün ödünün kopmasını izleyeceğiz.
We're gonna throw some mannequin limbs in the dumpster and watch garbage men freak out.
Mankenin kim olması gerekiyor?
Who's the mannequin supposed to be,
Bir mankeni giydirip yedi çıngırakla donatırsın.
You dress a mannequin, You line a suit with 7 bells.
Bu mankeni ölü bir adam kılığına sokmak iyi bir fikir değil.
It's bad to use this mannequin to disguise as a dead man.
Mankeni kollarından tuttum ve… Dur, ben anlatacağım.
I took the mannequin by the arms, and I said.
Bir mankenin… dirilmesini dileyebilsem, yapardım.
If I could wish a mannequin to life, I would.
Bir filmde mankenin canlandığını görmüştüm yani konuşabiliyorsan lütfen konuş.
I saw this movie where this mannequin came to life so if you can talk, please do.
Manken ol, tamam mı? Pekâlâ.
You're gonna be a mannequin, all right? Okay.
Mankenin kolunu geri ver.
Give the mannequin its arm back.
Mankenin öldüğünü söylediğinde, kalbim acıdı.
When she said the mannequin was dead, my heart dropped.
Konuşan mankenin kızı. Bize gelen hani şu.
She's the daughter of that talking mannequin who came by.
Konuşan mankenin kızı. Bize gelen hani şu.
Who came by. She's the daughter of that talking mannequin.
Birkaç mankenin parçasını çöpe atacağız ve çöpçünün ödünün kopmasını izleyeceğiz.
And watch garbage men freak out. We're gonna throw some mannequin limbs in the dumpster.
Evet? Mankeni verebilir misin giymek için yeni bir şey?
Could you give that mannequin something new to wear?- Yeah?
Evet. Manken, kıyafet, beysbol şapkası, kemikler.
Mannequin clothes, ball cap… bones… Clever. Yeah.
Evet? Mankeni verebilir misin giymek için yeni bir şey?
Yeah? Could you give that mannequin something new to wear?
Mankenin nereden geldiğini bana söyleyemez misiniz? Affedersiniz.
You can't tell me where the mannequin came from? I'm sorry.
Results: 44, Time: 0.0365

Top dictionary queries

Turkish - English