LIKE A MODEL in Turkish translation

[laik ə 'mɒdl]
[laik ə 'mɒdl]
manken gibi
like a model
like a mannequin
bir model gibi
like a model

Examples of using Like a model in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
We're just marking the shots, why does she dress up like a model?
Sadece çekim noktalarını belirleyecektik, neden model gibi giyinmiş ki?
Here, he looks like a model.
Şuraya bak, tam bir manken gibi.
Look at my face again… do I look like a model?
Yüzüme bir kez daha bak, sence de ben mankene benziyor muyum?
You look more like a model.
Daha çok mankene benziyorsun.
I'm like a model who's taken the high road.
Ben tıpkı, yollara düşmüş bir manken gibiyim.
Like, for real. You look like a model.
Gerçek gibi. Modele benziyorsun.
I mean, like a model-- a really, really short model,
Yani, manken gibi, gerçekten kısa bir manken, düzenli bir model gibi… uzakta dikilen,
I said, I bet you're comfortable… Dressed like a model instead of an athlete, Sippin' martinis and smokin.
Dedim ki, bahse varım bir sporcu yerine bir manken gibi giyindiğinde, masada oyununu oynamak yerine sigara ve martini içtiğinde rahatsındır.
sipping martinis, smoking, I said like a model instead of an athlete, I bet you're comfortable dressed.
martini içtiğinde rahatsındır. Dedim ki, bahse varım… bir sporcu yerine bir manken gibi giyindiğinde.
Of course, these people can still have sex and very fulfilling satisfied sex life you don't have be looking like a model in order to be sexy lots of people will think these people are sexy culture will think these people are sexy.
Elbette bu insanlar da sevişebilir, mükemmel doyuma ulaşabilirler. Seksi olmanız için manken gibi görünmenize gerek yok. Aşırı kilolu insanların da seksi olduğunu düşünenler var… hem de sayıları oldukça fazla.
I would look like a model.
inan bana mankene benzerdim.
She's just not, like, a model, you know?
Bir model değildi belki ama… anladınız, değil mi?
Looks like a model.
Model görünüşlü.
Looks like a model.
Mankene benziyor.
You look like a model.
She looks like a model.
Bir manken gibi.
Now you look like a model.
Şimdi bir manken gibisin.
Looks like a model citizen.
Örnek bir vatandaşa benziyor.
You look like a model to me.
Bana modelmişsin gibi geliyor.
Jennifer, you look like a model.
Manken gibi olmuşsun Jennifer.
Results: 915, Time: 0.0692

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish