MINIVAN in English translation

• minivan
• van
• minivans

Examples of using Minivan in Turkish and their translations into English

Olegin hala minivan almadığına inanabiliyor musunuz?
Can you believe that Oleg still won't buy the minivan?

Minivan alacağız. Biliyorum, kusacak.
We're buying a minivan. I know, barf.

Yavaş. Böyle minivan park edilir işte.
That's how you park a minivan. Easy.

Yavaş. Böyle minivan park edilir işte.
Easy. That's how you park a minivan.

Öldü. Minivan neden bizi beklemiyor?
He's dead. Why is the van not waiting?

Minivan alacağız.
We're buying a minivan.

Evet, kardeşim Crosby minivan adamı olmuş.
Yeah, my brother Crosby's a minivan man.

Yok, sen artık minivan adamısın.
No, you're a minivan man now.

Ah, minivan!
Oh, the minivan.

Oyun odası olabilir, ama minivan falan kullanmam.
A playrooms one thing. But I am not drivin no minivan.

Seksi kocam birden bire minivan sürmeye başladı.
My hot husband suddenly drives a minivan.

Spor araba kızın, minivan adamın.
She's the sports car, he's the minivan.

Agramonteye minivan.
A van at the Agramonte.

O araç minivan olamaz.
A minivan is not a vehicle.

Biliyorum, kusacak. Minivan alacağız.
We're buying a minivan. I know, barf.

O hâlde sende minivan tipi yok.
Then you are definitely not a minivan girl.

Helikopter kameramızdan gelen görüntülere göre minivan kenara çekiyor.
From our SkyCam, we see the minivan is pulling over.

Patel, geçen hafta minivan denedi.
Patel test drove a minivan last week anyway.

Bay Minivan!
mr. fuсking minivаn.

Seksi kocam birden bire minivan sürmeye basladi.
My hot husband suddenly drives a minivan.