Examples of using Mumyalama in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Mumyalama, açık tabut ve cenaze istemedi.
Mumyalama yaparken cerrahi makaslar kullanırız.
Mısırlılar mumyalama için gereken malzemeleri dünyaca ünlü yerlerden topluyorlardı.
Mumyalama tanrısı Anubis, onları ölümden sonra korumuştu.
Mumyalama için mumyalama sıvısı var.
Anlaşılan kötülük; mumyalama sıvısıymış.
Ama böyle görünmesinin sebebi mumyalama da olabilir.
Hmm, yani gerektiren mumyalama işlemi.
Mısır daki ilk mumyalama bulgusu.
Aman Tanrım! Mumyalama sıvısı bu!
Bu mumyalama.
Aslında; mumyalama, kişinin ailenin kalan üyelerine bir muhabbet ifadesi
Ancak, iğne kazara bir damara girmiş ve mumyalama işlemi esnasında dışarı çekilmiş,… sonra da göze takılmış, ancak.
Mumyalama sadece Filipin yaylalarındaki Avustronezyalılar arasında,
İçkideki alkolik içerik bazen jet yakıtı, mumyalama sıvısı veya pil asidi gibi'' vuruş'' etkisini veren maddeler eklenerek arttırılmaktadır.
Aylar sonra Birleşik Devletlere geldiğinde mumyalama işlemi tamamlanmıştı.
Kuru kayısı var. Kokulu mumyalama sıvısı, diş, parmak, meyveli fare yemi.
Komalardan birine girmiş… ardından öldüğünü sanmışlar… ve mumyalama masasına yatırmışlar…
Kuru kayısı var. Kokulu mumyalama sıvısı, diş, parmak, meyveli fare yemi.
Komalardan birine girmiş ardından öldüğünü sanmışlar ve mumyalama masasına yatırmışlar ve son saniyede uyanmış.