MUTFAĞINDA in English translation

kitchen
mutfak
cuisine
mutfak
yemekler
aşçılık
in the galley
mutfakta
kadırgada
gemide

Examples of using Mutfağında in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Japon mutfağında Japonca kyōdo ryōri denilen, çoğu yerel malzemeler ve geleneksel tariflerden yapılan
Japanese cuisine has a vast array of regional specialities known as kyōdo ryōri(郷土料理)
Dünyanın en büyük mutfağında… limonlu ve yaban mersinli kıtır kıtır bir kek yapacaktım.
I'm going to make a white-chocolate, goddamn kitchen in the world. lemon blueberry crunch cake in the greatest.
Geleneksel orta İtalya mutfağında domates, at eti dışında her çeşit et,
Traditional Central Italian cuisine uses ingredients such as tomatoes, all kinds of meat,
Bir yıl önce annesinin mutfağında yaptığı yemeklerin resimlerini Ne istersin? paylaşmaya başladı ve insanların bir porsiyon için 20 sterlin ödeyeceklerini öğrendi.
A year ago, he started he was making and discovered people were posting pictures of the food prepared to pay up to £20 in his mom's kitchen.
kızı onu Mayfairdeki mutfağında elinde silah
his brains on the wall. in his kitchen in Mayfair Two months ago,
Mein gon( kraker)- Çin usüllü Amerika mutfağında kullanılan kraker türü.
Chinese Gourmet Express(aka CGE) is a fast food American restaurant chain serving Americanized Chinese cuisine.
Hem cinayet silahının ölçülerine… hem de kurbanın mutfağında bulunan bıçak setindeki boşluğa… birebir uyuyor.
From this set of knives from the victim's kitchen. And the knife we found in the pool… matches exactly the measurements of the murder weapon
Güneydoğu Asya mutfağında bulunan çok çeşitli dolgulu ve yuvarlanmış mezedir.
South Asian, and Southeast Asian cuisine.
Ve bana anlat, evimize perde almak istediğimizde… başkasının mutfağında çalışmaya gittiğin zaman.
And tell it to me when we want curtains or drapes… and you sneak out to work in somebody's kitchen.
Yapılmış olan birkaç şişe ile ilgiliydi. Bulunan tek resmi delil, muhtemelen Rudynin Arcadiadaki evinin mutfağında.
The only government evidence was relating to something that would have been a couple of bottles at a time perhaps being made in the kitchen sink in Rudy's house in Arcadia.
Hem cinayet silahının ölçülerine… hem de kurbanın mutfağında bulunan bıçak setindeki boşluğa… birebir uyuyor.
Of the murder weapon and fits into this space Tao: Matches exactly the measurements from this set of knives from the victim's kitchen.
Geleneksel olarak çeşitli Avrupa mutfağında bulunan roulade terimi,'' rulo'' anlamına gelen'' rouler'' kelimesinden kaynaklanmaktadır.
Traditionally found in various European cuisines, the term roulade originates from the French word"rouler", meaning"to roll.
Bazen, yurdun mutfağında bütün öğlen bir şeyler yapardım ve bunları, çalışma grubuma ikram etmek için getirirdim…
Sometimes I would bake all afternoon in the kitchen in the dorm and then I would bring my little treats to the study groups
İki insanın 16. yy mutfağında yiyiştiğini seyrettikten sonra kala kala aklında bu mu kaldı?
That's what you took from watching two people get it on in a kitchen?
Ed bildiğim kadarıyla McDonaldsın mutfağında çalışan kadına yaklaşamama gibi bir sorunun var.
Ed, I know you were having some problems approaching that woman who works at the counter at McDonald's.
Birilerinin mutfağında kendi ailenin yemeğe bile gücü yetmediği yemekleri yaparken kendine söyleyebilecek misin?
Will you tell it to yourself, Mama, when you're fixing food in somebody's kitchen that your own family can't even afford to eat?
Lordlar Kamarasının mutfağında 17 kavanozun kırıldığı bir patlama sesi duyduk.
WE have JUST HEARD THAT AN EXPLOSION IN THE KITCHENS OF THE HOUSE OF LORDS HAS RESULTED IN THE BREAKAGE OF 17 STORAGE JARS.
yoksa Fransa mutfağında kaynarken taşıp… Tarihin zeminine ilelebet leke mi bırakacaktı?
would it boil over in the kitchen of France… to stain the floor of history forever?
Üç yıldızlı bir hotelin mutfağında personal olmak senin için yeterli olmaz, değil mi?
It's not enough for you to become a kitchen staff of a three-star hotel, huh?
Isabella günlerini aile mutfağında aşçı ile geçirmeye başladı.
Isabella spent her days in the kitchen with the family cook.
Results: 181, Time: 0.0298

Top dictionary queries

Turkish - English