Examples of using Nehir in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Nehir bu küçük melaikeleri yuttuğunda otobüsü ben kullanıyordum.
Nehir üzerine yeni bir köprü inşa ediliyor.
Nehir ve tepe arasında bir köy var.
Nehir boyunda hâlâ savaş var mı?
Nehir üzerinde kurulu en büyük kentler Ternivka ve Novomoskovsktur.
Nehir boyunca kamplarda binlerce tutuklu var.
Nehir onun yolunu keser.
Nehir tarafında, senin adına kaç uyuşturucu satıcısı çalışıyor?
Bu nehir de.
Nehir soğuk, dibi daha da soğuk.
Nehir akarken.
Salıma geri dönüp, nehir de şansımı denemek zorundayım.
Sağdaki nehir ve soldaki dağlar bizi korur.
Nehir yakınlarından.
Bu Nehir Ateşi Gribi.
Bayan Gondry nehir suyu kullanmak zorunda.
Nehir üzerinden.
Laurel Hitchinin nehir üzerindeki evi.
Ama nehir doğuda ve Wadein arabasını 1,5 km. kuzeyde buldular.
Ama nehir tarafındakileri korursak, onlar bunu bize karşı kullanacaklar.