Examples of using Okumasına in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Şaşırabilirsin ama kadınların, replikleri okumasına izin bile verir.
Yani oğlumun kitap okumasına gelmek için zahmet edemezdin? Merhaba?
Tom Marynin günlüğünü okumasına asla izin vermedi.
Göreceksin. Bu sabah dönemin üçüncü zorunlu okumasına başlıyoruz.
Tomun Fransızca okumasına gerek yok.
Aslında kız kardeşinizin okumasına hiç gerek yokmuş.
Jeffin okumasına izin verme.
Ama okumasına izin verdim.
Kızların okumasına gerek yok.
Babam'' kızların okumasına gerek yok'' der.
Ama kimsenin okumasına izin vermedi. Muhteşem görünüyordu.
Ama kimsenin okumasına izin vermedi. Muhteşem görünüyordu.
Karının okumasına izin var mı peki?
Tanığın ifadesini okumasına izin verileceği söylenmişti.
Yüksek sesle okumasına izin vermeyeceğim.
Okumasına izin ver. Evet, evet.
Hiçbir koşulda bir Vogonun size şiir okumasına meydan vermeyin.
Bu, haberleri yalnızca erkeklerin okumasına izin verildiği bir çağdı.
Buddynin bu insanları okumasına gerek yok.
Merak etme, okumasına izin vermeyeceğim.