ONU BULAMAZ in English translation

• is gonna find her
• can find him
• won't find her

Examples of using Onu bulamaz in Turkish and their translations into English

Ve kimse onu bulamaz.
And no one will find it.

Polis teşkilatının tümü gelse onu bulamaz.
The entire police force couldn't find him here.

Florence bile onu bulamaz.
Not even Florence could find it.

Hiçkimse onu bulamaz.
the army, no one can find him.

Ama kimse onu bulamaz Çünkü kimse göremiyor.
but nobody can find it because nobody can see it..

göçmen bürosu, onu bulamaz.
especially Immigration, can find them.

O kadar iyi gizlenmiş ki, akıllı bir adam bile onu bulamaz.
It's concealed so well, even a clever man wouldn't be able to find it.

Kilere… böylece kimse onu bulamaz.
no-one will ever find her.

Burada tanıştığım kimseye zarar vermemiş bir kız nasıl sözde devrimciler tarafından sürüklenir de kimse onu bulamaz.
I don't understand how a girl that I met in this shop who never hurt anybody can be dragged off by half-baked revolutionaries and no one can seem to find her.

Onu bulamazsınız artık.
You won't find him.

Onu bulamasaydın ne olurdu diye düşünüp duruyorum.
I keep thinking if you hadn't found him… I did.

Onu bulamadım, tam da partiden önceydi ve panikledim.
I couldn't find it, and it was right before the party, and I panicked.

Onu bulamadım!
I can't find her.

Onu bulamıyorum.
I can't find it.

Onu bulamadım. Sise doğru.
I couldn't find it.

Onu bulamazsın. İstediğin kadar ara.
You won't find him.

Onu bulamıyorum.- Kay nerede?
I can't find her.- Where's Kay?

Onu bulamadım! Paloma!
I can't find her. Paloma!

Onu bulamadım! Paloma!
Paloma! I can't find her.

Onu bulamazsın. En azından canlı olarak bulamazsın..
You won't find him… not alive, anyway.