ONUN ÜZERINDEN in English translation

on him
ona
onu
üzerine
üstüne
yanında
peşinde
on her
ona
onu
kıza
kadına
üstüne
kızın üzerinde
off of him
onun üzerinden
onun üstünden çek
bırak onu
ondan çıkarın
çıkar onu
kurtulmak olun
off of her
onun üzerinden
onun üstünden çek
ondan çek
ondan uzak
over her
ona
onu
kızın
kadının
over him
ona
onu
üstüne
verme
gömdü
on his
üzerine
onun
üstüne
dövme
kolunda
ayakları üstünde
üzerinde tasidigi
adresinden
sırt üstü
diz üstü

Examples of using Onun üzerinden in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Jane! Jane, gözünü onun üzerinden ayırma.
Jane! Jane, you keep an eye on her.
Çek ellerini onun üzerinden!- Baba!
Get your hands off of him!- Daddy!
Sadece gözünü onun üzerinden ayırma. Sonra söyleyeceğim.
I will tell you later. Just help me keep an eye on him.
İki gözümü de onun üzerinden ayırmayacağım.
I will keep both my eyes on her.
Çek ellerini onun üzerinden!- Baba!
Daddy!- Get your hands off of him!
Sadece gözünü onun üzerinden ayırma. Sonra söyleyeceğim.
Just help me keep an eye on him. I will tell you later.
Ben dönene kadar gözünü onun üzerinden ayırma.
Now you keep an eye on her till I get back.
Senin onun üzerinden kanıt toplayabileceğini umduk.
I'm hoping you can get some evidence off of him.
Sadece gözünü onun üzerinden ayırma.
Just help me keep an eye on him.
Bud, çek ellerini onun üzerinden!
Bud, get your hands off of him.
Yine de, gözünü onun üzerinden ayırma.
Still, let's keep an eye on him.
Biliyorsunuz. Gözünüzü onun üzerinden ayırmayın.
You know, you got to keep an eye on him.
Francis, çek ellerini onun üzerinden!
Francis, just… Take your hands off of him!
Tamam. Pekala, pekala. Onun üzerinden gözlerinizi ayırmayın.
OK, all right, keep an eye on him.
Gözetlemedekiler, gözlerini onun üzerinden ayırmasınlar.
Have surveillance keep an eye on him.
Bu yüzden gözümüzü onun üzerinden ayırmamalıyız.
Which is why we need to keep an eye on him.
Bu şeye de onun üzerinden tekrar beslenme fırsatı doğacak.
Then it gets to feed again on HER.
İş tamamlandığında, _BAR_beni onun üzerinden çekti.
Once things were evened up, she pulled me off of him.
Ayarlanacak frekansları sadece onun üzerinden geçiririz.
Tuned to frequencies we only get through him.
Kan emici, pis bir keneden hiçbir farkın olmadan kinini onun üzerinden besledin.
I believe… you feed your spite on him… with no more sense than a nasty, bloodsucking louse.
Results: 57, Time: 0.0646

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English