Examples of using Otoparkında in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Shondell, eğer beni duyabiliyorsan… Best Buyın otoparkında, gökyüzünde.
Weymouth Caddesi Otoparkında.
Bir saate benimle şehir otoparkında buluş.
Alışveriş merkezinin çatıdaki otoparkında.
Çünkü gerçek şu ki Kovelskysin otoparkında evlenmek istiyordum.
Meclis Üyesi Peter Russo bu sabah otoparkında ölü bulundu.
Ayrıca, Mark Hickman kilisenin otoparkında takılıyor.
Place Vendome otoparkında.
İçlerinden Dorski denen bir çocuğa, TGI Fridaysin otoparkında sakso çekmiş.
Dorski adında bir çocuğa TGI Fridaysin otoparkında sakso bile çekmiş.
Babana teknenin Güney kamp alanı otoparkında olacağını söyle.
Vurulmuş. Dün akşam 8de Jackson Heightsta bir motelin otoparkında.
Bazı Salvadorlu amigoların… DEA otoparkında sapıtıp… bazı Ta.
En alt katta, üçüncü kat otoparkında.
Sık sık iş toplantıları yaptığı bir otelin otoparkında öldürülmüş.
Araç park halinde, babanın otoparkında.
Üç hafta önce bir çocuk giyim mağazasının otoparkında vurulmuş.
Üç hafta önce bir çocuk giyim mağazasının otoparkında vurulmuş.
Delphine Cormier DYAD otoparkında öldürüldü.
Büyükelçiliğin otoparkında Büyükelçinin'' Amerikalıların Vietnamdaki kararlılığı kadar sabit'' olarak atfettiği bir demirhindi ağacı vardı.